Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sokrates, kendini ölüme hazırlarken "Hayattan uzaklaştığımız ölçüde gerçeğe yaklaşırız"der. "Biz, hakikati sevenler hayatta neye koşarız? Bizler kendimizi vücuttan ve vücudun hayatından kaynaklanan her türlü beladan kurtarmaya uğraşırız. Eğer durum buysa, ölüm bize gelirken niçin sevinmeyelim?" Bilge kişi hayatı boyunca ölümü arar, bu yüzden de ölüm ona korkunç değildir.
Hakikati sizden saklayamam . Çünkü öğrendiğimiz her şey, sizi bu acı hakikate yaklaştırıyor. Hakikat yani ölüm..
Reklam
En kof ceviz bile kırılmak ister. Olgun yemişler tutunamaz ağaca. Öyleyse kabuğum kırılacak diye hayıflanmamalıdır insan. Toprağa düşmemek için çırpınmamalıdır meyve. Düşün! Bir şeyin geldiği yere dönmesi kadar sevindirici ne olabilir? Tohumun ağaca, ağacın tohuma dönüşümünden başka bir şey değildir hayat. Yani ölüm... Fakat insanlar ölüyü kefenledikleri gibi ölümü de kefenlemişlerdir. Ve kefenlenen her şey öldürücüdür. İnsana düşen, tüm libaslarından soyup öylece seyretmektir ölümü. Yani hayatı..Herkesin ağzında gevelediği; “ya öl, ya ol” diye bir söz vardır. Oysa kimse bilmez olmakla ölmenin aynı şey olduğunu. Ölümle savaşmak öldürür hayatı. Çünkü bu hayatla savaşmak demektir. İşte gerçek ölüm budur. Bu hakikati anlamayan kimse, yaşamı ölümle, ölümü de yaşamla kirletir. Böylece bulandırır suyu ve su içilmez hale gelir.
Hakikati arzularız ve içimizde yalnızca belirsizlik buluruz. Mutluluğu ararız ve yalnızca sefalet ve ölüm buluruz.
Sayfa 59 - PascalKitabı okudu
Sokrates, kendini ölüme hazırlarken "Hayattan uzaklaştığımız ölçüde hakikate ulaşırız" der. - "Biz, hakikati sevenler hayatta neye koşarız? Bizler kendimizi vücuttan ve vücudun hayatından kaynaklanan her türlü beladan kurtarmaya uğraşırız. Ama durum buysa, ölüm bize gelirken nasıl sevinmeyelim?" "Bilge kişi, hayatı boyunca ölümü arar, bu yüzden de ölüm ona korkunç değildir."
Hakikati bilmeyi arzu etmiyordum çünkü hakikatin içeriğini tahmin edebiliyordum. Hakikat hayatın anlamsız olduğuydu. Sanki yaşayacağım kadar yaşamış, yürüyeceğim kadar yol yürümüştüm de bir uçurumun kenarına gelmiştim. Önümde yok oluştan başka hiçbir şeyin olmadığını apaçık bir şekilde görebiliyordum. Durmam imkansızdı, geri dönmem imkansızdı, gözlerimi kapamam ya da önümde ıstıraptan ve ölüm gerçeğinden, tamamen yok oluştan başka hiçbir şeyin olmadığını görmezden gelmem imkansızdı.
Reklam
Blaise Pascal
Blaise Pascal
nasıl der? ‘Hakikati arzularız, fakat içimizde sadece belirsizlik buluruz. Mutluluk arar, fakat sadece sefalet ve ölüm buluruz.’
Sayfa 36 - İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
Emily Bronte'nin kaderinde iki önemli şey vardı: Güzel bir kadın olduğu halde aşkı asla tanıyamadı; buna karşılık tutku alanında yüreğini daraltan bir bilgi zenginliğine sahipti: Bu bilgi, aşkı yalnızca aydınlığa değil, aynı zamanda şiddete ve ölüme de bağlıyordu -çünkü ölüm, hiç kuşkusuz, aşkın hakikatiydi. Aşkın da ölümün hakikati olması gibi.
Sayfa 14
Ve yine halkımız, kendi uydurduğu hakikati, hakikatin gerçek içeriğine tercih eder.
'Hakikati arzularız ve içimizde yalnızca belirsizlik buluruz. Mutluluğu ararız ve yalnızca sefalet ve ölüm buluruz.' Pascal
Sayfa 60 - JAGUAR KİTAPKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.