"Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir.
Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi.
Haberi ilk veren spiker, sesinin titremesi nedeniyle huzurundan edildi.
Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı.
Sokakta ilk bağıran kadın, alınıp götürüldü.
Ve binlerce insan yeraltı yatağında akan bir dere gibi, içinde yaşadı duygularını."