Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"BİR"lik...
- " (...) Bir sinema filminde, fotoğrafların hızlı geçişiyle oluşan hareketliliği seyretmemiz gibi; bir ampulde saniyede 16-17 defa kesintilere rağmen, ışık kesintilerini hiç farketmeden hep ışığı görmemiz gibi..."
Sayfa 65 - İBDA YayınlarıKitabı okudu
... Ölüm hücresinin hep yanık kalan ışığı altında, boyunlarında birbirini izleyen iki sayıyla yapayalnızlıkları, titreyişleri geldi gözünün önüne. ...
Sayfa 195 - CanKitabı okudu
Reklam
“ Saçları gün ışığı gibiydi… Gözleri berrak maviydi… Yürüse ayaklarının altında yeşil çimenler bitecekti neredeyse… ”
Ölüm, yavruma bir ay ışığı tatlılığıyla yaklaşıyor, bir ana dudağı gibi korkutup ürkütmeden alnından, dudaklarından öpüyordu.
Sayfa 344 - İnkılâp Kitabevi - EpubKitabı okudu
Hamlet
Var olmak mı, yok olmak mı, bütün sorun bu! Düşüncemizin katlanması mı güzel, Zalim kaderin yumruklarına, oklarına, Yoksa diretip bela denizlerine karşı Dur, yeter demesi mi? Ölmek, uyumak sadece! Düşünün ki uyumakla yalnız bitebilir bütün acıları yüreğin, Çektiği bütün kahırlar insanoğlunun. Uyumak, ama düş görebilirsin uykuda, o kötü! Çünkü o ölüm uykularında, Sıyrıldığımız zaman yaşamak kaygısından, Ne düşler görebilir insan, düşünmeli bunu. Bu düşüncedir uzun yaşamayı cehennem eden. Kim dayanabilir zamanın kırbacına? Zorbanın kahrına, gururunun çiğnenmesine, Sevgisinin kepaze edilmesine, Kanunların bu kadar yavaş Yüzsüzlüğün bu kadar çabuk yürümesine. Kötülere kul olmasına iyi insanın Bir bıçak saplayıp göğsüne kurtulmak varken, Kim ister bütün bunlara katlanmak Ağır bir hayatın altında inleyip terlemek, Ölümden sonraki bir şeyden korkmasa, O kimsenin gidip de dönmediği bilinmez dünya Ürkütmese yüreğini? Bilmediğimiz belalara atılmaktansa Çektiklerine razı etmese insanı? Bilinç böyle korkak ediyor hepimizi: Düşüncenin soluk ışığı bulandırıyor Yürekten gelenin doğal rengini. Ve nice büyük, yiğitçe atılışlar Yollarını değiştirip bu yüzden Bir iş, bir eylem olma gücünü yitiriyorlar.
Sayfa 72
Lena geldiğinde orada oturan belki beş aile vardı. Bir demiryoluyla bir de istasyon vardı ve günde bir kez bir karma katar çığlıklar savurarak kaçardı köyün içinden. Kırmızı bir bayrak sallanarak durdurulabilirdi tren, ama çoğunlukla perişan tepelerin içinden hayaletimsi bir ansızlıkla ve bir ölüm habercisi gibi uluyarak belirir, bir ucundan girer öbür ucundan çıkardı köyyavrusunun kopuk siciminden kurtu­lan unutulmuş bir tesbih tanesi gibi.
Sayfa 16 - Light in August, William Faulkner, İletişim Yayınları, Çeviri ve Önsöz: Murat Belge, 5. Baskı, 2015Kitabı okudu
Reklam
160 syf.
·
Puan vermedi
Bir hattat, kendisinden ölüm fermanı yazmasını istedikleri gün yazmayı bırakmış, bir daha da ne zaman içindekileri kağıda dökmek istese, içindekiler soğumuş, yazma isteği yok olmuştur. Taa ki o ışığı görene kadar. Işığı gördükten sonra duygularını, çiçekleri, acılarını, aşklarını yazar.
Nun Masalları
Nun MasallarıNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 20212,743 okunma
Hamlet
Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu! Düşüncemizin katlanması mı güzel Zalim kaderin yumruklarına, oklarına Yoksa diretip bela denizlerine karşı Dur, yeter demesi mi? Ölmek, uyumak sadece! Düşünün ki uyumakla yalnız Bitebilir bütün acıları yüreğin, Çektiği bütün kahırlar insanoğlunun. Uyumak, ama düş görebilirsin uykuda, o kötü. Çünkü,
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.