Yoksa,korkutmuyor mu ölüm onu?
(Bir seferinde,iki arkadaşımla birlikte,rastlantıyla,bir vapurdaydık,üst-arka sahanlıkta oturuyorduk.İskeleye yanaşırken,bir başka vapur hızla üstümüze gelmeğe başladı-herkes ayağa fırlayıp oraya-buraya kaçıştı: arkadaşlarımdan biri kapağı içeriye atarken,öteki de ayağa fırladı,ama,dönüp,bana bakıp;hiç kıpırdamadan,sakin bir ifadeyle,yaklaşmakta olan vapuru seyrettiğimi görünce,hafifçe kızardı, ve ani bir kararlılıkla,geri,yanıma,oturdu. Ben, bir şeyler söyleme gerekliliği duyup, “Bu gibi durumlarda kaçmak hiçbir işe yaramaz” gibilerinden bir şey söyledim. O sustu. Biraz sonra-tehlike atlatılmıştı-öteki de,içeriden,utanç içine döndü.
-Sonradan düşündüm: o kadar sakin olmamı sağlayan neydi? Ölüm korkusu mu yoktu bende-yoksa,tersi: hoşuma mı giderdi,ölüme seyrede seyrede gitmek?...
Bilmiyorum.