" Bir kadının sezgilerinin,analitik bir akılcının çıkardığı sonuçlardan daha gerçekçi olduğuna çok şahit oldum..."
Sayfa 106Kitabı okudu
Eski bir fars atasözü derki: "'Bir kadının hayalini yıkmak, bir kaplanın yavrusunu elinden almaya benzer."
Reklam
"Öncelikle bu bilgisayara format atılmış, yani tüm sabit diskteki veriler silinmiş. Ama dikkat çekici olan... Format atılan gün ve saate bakın. Profesörün öldürüldüğü gün saat 21.30 da!"
Sayfa 135Kitabı okudu
İnsan ruhunun sapkınlık yeteneğini hafife almayın. Öldürmek için bazen ne kadar ufak bir nedenin yeterli olduğunu tahmin bile edemezsiniz.
Çocuğun benlik kavramı, kendisi için önem taşıyan büyüklerin ona gösterdiği tutumların bir yansıması olduğundan, ana-babanın itici tutumları çocuğun kendisini değersiz bulmasına neden olur. Böyle bir ortamda yetişen çocuk, kendisine ilişkin olumlu görüşler geliştiremez. Beklenilen davranışları gösterdiği halde yine de kabul edilmeyen çocuk, onaylanan ve onaylanmayan davranışlarının ayrımını yapmada güçlük çeker. Sonunda umudunu tümden yitirir ve ana-babasının onayını sağlama çabalarından vazgeçer. Ana-baba da çocuğun gelişimine rehber olabilmek için gerekli olan denetimi elden kaçırır. Çocuğun reddedilmesi açık ya da üstü kapalı bir biçimde yaşanabilir. Açık iticiliğin başlıca belirtileri, çocuğa hırçın davranma, azar, dayak ya da gereksiz yere ceza verme, çocuğu terk etme ya da başka bir yere gönderme tehditleri ve çocuğu kötü sıfatlarla çağırma biçimlerinde görülür. Disiplin amacıyla çocuk gaddarca dövülebilir, saatlerce bir yere kapatılabilir ya da aç bırakılabilir. Bazı anneler, çocuklarıyla bedensel yakınlık da kurnaz, kucaklarına almaz ve okşamazlar. Çocukla bir başkasının ilgilenmesini sağlayarak ilk fırsatta kendi yaşantılanna dönerler. Toplumsal etkinliklere kendini fazla vermiş bazı annelerin çocuklarını randevu ile kabul ettikleri bile gözlemlenmiştir. Bu gibi koşullarda yetişen çocuklar normal çocukların canlılığından yoksundur, sevgisizlikten kaynaklanan duygusal bir açlık içindedirler.
Sayfa 46 - Metis Yayınları
Doktor Gerard özgür diye tarif edilebilecek bir ırk veya insan olduğundan pek emin değildi. O, esirlik diye bir şey olduğunu düşünüyordu
Reklam
Reklam
746 öğeden 661 ile 670 arasındakiler gösteriliyor.