Ben insanları çok iyi bilirim. Onlarda bir Süleyman vardı, bütün yaratığın dilini bilir, sihirbaz bir kişiydi, onun gününden beri biz insanlarla birlik olduk. Ben onları bildim bileli nereye burunlarını sokmuşlarsa berbat etmişlerdir. Çok övüngen yaratıklardır, bir yaparlarsa bin övünürler. Sonracığıma da kendilerini evrenin kilidi sanırlar. Hepsi de az çok delidirler. Sonra da o insanlar var ya, bizim gibi değildirler, onlar ölümlüdürler. Ölümlü olduklarını bilip, ölüm karşısında delirmişlerdir. Bu yüzden doğaya, kendi kendilerine, yıldızlara, her şeye kinle bakarlar. Sevgileri tükenmiş. Sevmeyi unutmuşlar, yaşam sıcaklığını yitirmişlerdir. Şimdi bu sarayı, bu tahtı görsünler ya yıkar, bozar, yerle bir ederler, ya da durmadan biribirlerine satarlar. Senin bu güzel sarayın, görkemli tahtın onlar için salt bir satış aracı olur... Onlar bir güzelliğe, bir yıldıza, güzel bir hüdhüd dişisine, bir kuğuya, bir cerene içleri sıcacık sevgiyle dolarak bakmazlar," diye konuştu.
Sayfa 79 - YKY
Yaşamın en temel kurallarından birine göre eğer korkarsan karşındakine seni daha da korkutacak enerjiyi verirsin. İçindeki korku fikri bile diğerinde tam tersi bir fikir doğurur. Her fikrin aynı elektrik gibi artı ve eksi uçları vardır. Sende olumsuz ucu varsa karşı tarafta olumlu uç oluşur. Bu otomatiktir. Korkarsan onun içinde seni bastırmak, ödünü patlatmak için derin bir arzu doğar. Korkmazsan karşındakindeki bu arzu yokolur gider. Bu sadece insanlar değil kurtlar için de geçerlidir. Hayvanlar için de geçerlidir.
Reklam
"İnsanlar, ölümlü canlılar, demiştim. Ölmemiz için dağda savaşa katılmamız gerekmiyor. Evimizde otururken de ölümün kıyısına varabiliyoruz."
Balıkçı 3 defa oltaya takılan büyük balığı dereye yeri fırlatır. Sonraki denemesinde serçe parmağından daha büyük olmayan bir balık çeker sevinçle gülümseyip balığı sepete atar. Yanında balık tutmakta olan adam daha fazla dayanamaz ve " 3 tane kocaman alabalık yakalayıp geri attın, sonra küçük bir balığa sevindin sepetine attın hiç anlamıyorum" der ve şaşkınlıkla. "evet ama tavam küçük" der beriki yanıt olarak. Bazen böyle küçük bir hikaye büyük gerçekleri ifade eder insanlar sürekli kendilerini ucuza satarlar, küçük görürler çünkü yeteneklerinden habersizdirler. kutsal kitapta "balık" , "fikir" anlamında kullanılır. Acaba kaç tane harika fikri düşüncenizde yer bulamadığımız için akıl denizine geri fırlattınız?
ARAGORN İLE ARWENİN ÖYKÜSÜNÜ
"Arador Kral'ın dedesiydi. Oğlu Arathorn evlenmek için Aranarth soyundan gelen Dfrhael'in kızı olan Zarif Gilraen'e talip olmuştu. Bu evliliğe karşı çıkmıştı Dfrhael; çünkü Gilraen küçüktü ve Dtinedain âdetlerince evlilik yaşına ulaşmamıştı henüz. "'Dahası,' demişti, 'Arathorn olgun yaşta, sert bir adamdır
Kralın Ağacı
Gandalf şöyle dedi: "Burası senin ülken ve gelecekteki daha büyük ülkenin kalbi. Dünyanın Üçüncü Çağı sona erdi, yeni bir çağ başladı; çağın başlangıcını bir nizama sokup saklanabilen şeyleri saklamak senin görevin. Birçok şey kurtarılmış olduğu halde, birçok şey de geçip gidiyor; Üç Yüzük'ün gücü de bitti artık. Ve bütün gördüğün bu
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.