Kadın
Yani psikolojik sorunu hiçbir meslek örtmeye yetmezken, biz birilerine güvenmeye zorladık onu. Doğduğunda anne-babaya güven; okulda öğretmene, hastalandığında doktora, evlendiğinde kocana... Hep uğraştık; dudaklarını sıkıca kapayıp inanmamaya zorladık kendimizi ta ki o tabanca, kurşunu özgür bırakıncaya dek... Zaten hep o anda gelir akıl başa, onu
Bana Bir Şeyhler Oluyor
Anlatacaklarım var! Vaaz vermek değil niyetim, duyduğumu söylemek. Söylemeye değer şeyler duyuyorum zira. Belki hayatı daha yaşanır kılmak için ya da belki sade, ama sade anlatmak için... Sen anlat dedi tanrı bana, anlaşılsın diye değil, hiçbir mükâfat istemeden anlat... Çünkü bir mükâfattır artık bir anlatıcıya doğru düzgün anlaşılmak! sen
Reklam
Bir Yudum Kitap
An olur insan, hiçbir şey yapmak istemez. Ekseriyetle de geçerli bir sebebi yoktur. Öyledir işte, istemiyordur. Demiröz bir şiirinde "Ölmeden kemiklerim sızladı, gömülmeden üzerimdeki ağırlığın adı toprak." der. Hepimizin başına birtakım işler gelir, sonra da geçer sevgili okur. Dünya hali. Sevim Demiröz - Bu Çok Uzun Bir Hikâye Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi, 44. Sayı Taşlar fırlatılıyor. Bir kayık nehrin üzerinden yürürken ağladığının farkında değil. Sular dökülmüyor. Kıyıdaki çiçeklerin hepsi solmuş ve tabutların kapağı açık unutulmuş. Bütün mezarlar neden boş? Bir ağaç kurumuş, dallarında kemikler asılı. Pencerenin önünde savaş var. Kemikleri kutulara dolduruyorlar. Sular dökülmüyor. Ağlayan hep asfalt üzerinde sürüklenen vücutlar. Bir kitabın sayfasından sürünerek dışarı çıkıyorum. Herkes kaçıyor. Ezilmemek için tekrar kitaba sığınıyorum, beni tanımıyor. Bütün sayfalar neden boş? Ruhumda siren sesleri. içi boşaltılmış tüm odaların duvarlarında kadınlar çığlık atıyor. Çocuklar anneleriyle birlikte hapishane koridorlarında koşuyor. Sular dökülmüyor. Pilli radyoda kuş sesleri. Bir adam kuşların yuvasını bozuyor. Ağzımın içinde gölgeler. Ölümün uykusu aynada yansıyan seslere karışıyor. Kontrolsüz ve serseri bir karanlık var dışarıda. Yıldızlar paslanıyor. Soluyacağım kaç nefesim kaldı kim bilir? Dünya neden dönüyor hiçbir fikrim yok Ama dökülmeyen bütün sular müttefikimdir. Bir kadın perdeyi kapatıyor.
Adı bir zamanlar "dost" olana
- B`ye - Döndüm sokağınızdan Tufanlar esti yüzümde / darmadağın Batık gemiler avuçlarımda Yürüdüm insanlar arasında / yaşlı, genç Alışveriş yaptım Bir çocuğa gülümsedim bilinçsiz
Acının son şairi, Ahmet Erhan "...anla, tek yasal sloganın şu olduğunu: /tek yol ölüm!" diyen bir insandan bahsedeceğim. Ölümün ve yalnızlığın ne denli basit ama öte yandan da ne kadar içimizde olduğunu gösteren şiirlerin sahibi. Tıpkı bu dediklerimi nasihat eden bir baba şevkatiyle. Sıcacık bir üslup, umut dolu bir umutsuzluk. Aslında
Cevabı ömür süren bir soru bıraktım sana mendili kan kokan sevgili arkadaşım usta bakışların keşfettiği rahatlıkla arkama yaslandım elimde şah mat yüzüğümde tek taş siyanür adınla bulanan bir aşkın, bir maceranın macerasında yolun sonunu söylüyordu günahkar iki melek olan sağdıçlarım Al birkaç bulutlu sözcük atlasını sırtında
Reklam
389 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.