....
Bir işçi ölümünün “dayanılmaz hafifliği”
Zincirlerle çekiyor işçiler
Güneşi yatağımın başına
Ben nasıl çıkarım bu kirli yüzle
Güneşin karşısına?
Celal Sılay
Milan Kundera’nın Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği romanındaki “dayanılmaz hafiflik” ifadesinin, birçok yazıya başlık olmasının artık sinir bozucu hale geldiğini kabul ediyorum. İnsan
İnsanın içindeki en yüce mantığın amacı özellikle sonsuzluğun aralıksız sınırlandırılması kolay hazmedilir porsiyonlara diferansiyellere indirgenmesidir. Özde yatan matematiği ilahi güzelliği de tam burada işte
Fonksiyonunun gerçek anlamını belirleyebilmek için limitini almak gerektiği ortada ve kainatın içinde yaşamın limitinin ölüm demek olduğu da açık. Buradan yola çıkarak eğer aşkı A ile ölümü de ö ile gösterirsek A=f(Ö), yani aşk ölümün fonksiyonudur.
İnsanlar geliyor dünyadan bana
Sözleri sıcak, kalpleri soğuk
Buradan belli, güzelliği, ölümün.
Sayfa 11Kitabı okudu
Onlar yaşamazlar! Yaşamın ne olduğunu bilemezler, bilmezler! Onları ancak böylesi bir yaşam şeklinden, yoksulluktan, ölümün güzelliği koparıp alır!
Uçuyor, duran bir anın havasında
Işıktan kuşları bir akşam seherinin;
Gündüzün geceyle buluşan noktasında
Yaklaşıyor musikisi eteklerinin.
Ve sanki ufkuma baştanbaşa gül rengi
Kanatlarını açmada bir altın devir.
Başlıyor ömrün ve ölümün güzelliği,
Söyleyecek şimdi zaferlerini şiir;
Selam, sonsuzluğun aydınlık bahçesinden
Selam,
Sakura, meyve vermeyen bir tür kiraz ağacının çiçeğidir. Güzelliklerinin yanı sıra sakura çiçeklerininJapon kültüründe derin anlamları vardır. Sakuralar Japonya’da baharın müjdecisi olsa da bir yandan da en güzel oldukları anda dallarından düşmeye başlarlar. Bu nedenle Kapon felsefesi ve edebiyatında sakura, yaşam ve ölümün birlikteliğini, mükemmel güzelliğin yanı sıra kısa ömürlü güzelliği de ifade eder.
Sayfa 58Kitabı okudu
Kötülüğün Dokunuşu
Ve işin güzelliği ölümün de ego kadar özde varolmayan bir şey olmasıdır.
Birden düşümde koltuğa oturmuş durumda tabancayı elime aldığımı ve kalbime, başıma değil kalbime dayadığımı gördüm; oysa önceden kesinlikle tam şakağıma ateş etmeyi düşünmüştüm. Göğsüme tabancayı dayadıktan sonra bir iki saniye bekledim; mum, masa karşımdaki duvar birden hareket etmeye, dalgalanmaya başladı Hemen tetiğe dokundum.
Bazen düşünüzde
Sayfa 777 - 778, 779, 780, 781, 782 Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
