Diyarbakır'ın bir dağ köyünde ilköğretimde görev yapan öğretmen Matematik dersinde ; – Bir kasada şu kadar çilek varsa, 10 kasada kaç çilek vardır? Diye öğrencilerine bir soru soruyor. Öğrenciler: – Öğretmenim çilek ne? Diyorlar. Öğretmen: – İşte çocuklar çilek. Diyor. – Biz hiç çilek yemedik. diyorlar. Bunun üzerine öğretmen pes etmiyor, oturup
Can Yücel haklı ama..
Bazı kelimeler yumuşatılmaya, daha kullanılabilir hâle getirilmeye falan çalışılıyor böyle olunca yazarla okurun arasındaki samimiyet azalmış oluyor. Valla yazar bey işinize karışmak istemem ama " bu memlekette göte göt derler"
Reklam
Annem kitap almama karışmasın diye onu kitap okumaya alıştırıyorum. Çok şükür baya başardım üçüncü kitabını bitirecek. Yalnız tek sıkıntı sesli okuyor ve ben onun yanında hiçbirsey anlamıyorum okuduğumdan. Sessiz oku dıyorum anlamıyorum dıyor. Başka odada oku diyorum yalnız kalmak istemiyorum diyor. Ben annemi nasıl sessiz okumaya alıştırıcam. Yardımlara açığım valla ha :)
Diyarbakır'ın bir dağ köyünde ilköğretimde görev yapan öğretmen Matematik dersinde ; – Bir kasada şu kadar çilek varsa, 10 kasada kaç çilek vardır? Diye öğrencilerine bir soru soruyor. Öğrenciler: – Öğretmenim çilek ne? Diyorlar. Öğretmen: – İşte çocuklar çilek. Diyor. – Biz hiç çilek yemedik. diyorlar. Bunun üzerine öğretmen pes etmiyor, oturup
Organlarımı Satarım(Koşulsuz Sevgi)
-Beni koşulsuz seven yok, beni koşulsuz sever misin? -Valla ben insanları bilmem de... İnsanlar,araba ev kat istiyorlar. Sanırım Sevmek;Malı malla alınca oluyor sanırım. Evim katım arabam yok aylakım ben, ben de bir kalp var onu ortaya koyarım.Gerekirse senin için kalbimi satarım.Para eder mi? Eğer paramız kalmazsa ORGANLARIMI SATARIM...! Şair Ruhlu
Valla şu saatten sonra gemi mi geliyor, liman mı yanmış, kaptan mı ölüyor zerre umurumda değil!
Reklam
356 öğeden 311 ile 320 arasındakiler gösteriliyor.