Sonra bakınız Türklere. Bu heriflerin aptallıkları o derecedir ki, yalnız etnografyanın esaslarını kabul etmemekle kalmazlar, dünyada "kavmiyet, milliyet" gibi bir şey olduğuna da inanmazlar. Kendilerinin milliyetlerini bile şiddetle inkâr ederler. Tarihleri, Cengiz gibi, Hülâgü gibi en büyük imparatorlarına küfürlerle doludur. Bu milliyetsizlik yüzünden edebiyatsız, sanatsız, medeniyetsiz, kuvvetsiz, ailesiz, an'anesiz kalan Türkler, tabii en basit gerçeklere de akıl erdiremiyorlardı.
"Kendilerinden başka kimsenin kuvvetlenmesini çekemezler...."
Reklam
Falaka
"Bütün derslerimiz yeknesak, umumi bir bestenin asla manalarını anlayamadığımız güfteleri idi."
Sayfa 32 - 'Yeni Mecmua' I, sayı 2. 1917
İki benliğim vardı: Biri sanatçı, şair... Öteki mekanik, duygusuz bir adam!
Vücut bir rüya idi. Hayat bir seraptı. Ancak nadanlar bu rüya ile seraba aldanırlar, beyhude yere üzülürlerdi. Hakikat "bir" idi. O da "aşk" idi. Aşkı idrak eden büyük hakikate ermiş, haricî, batınî kâinatın hakiki manasını anlamıştı.
Binecek Şey
Sizin kan kardeşiniz var mı? ((:
İki çocuk tahta saplı bir çakıyla kollarını çizdiler. Çıkan büyük, kırmızı damlayı kolları üzerinde bu çizgiye sürdüler. Kanlarını karıştırdılar. Sonra birbirlerinin kollarını emdiler. Ant içerek kan kardeşi olm..
Reklam
Siz isterseniz muska... Siz istersiniz üfürük... Siz istersiniz ilaç! Halbuki hastalıkların evvela nedenlerini bulmak lazım. Bu neden bulununca şifa bulundu demektir.
Pireler
Ülküsü, "Tanrı'dan başka kimseye secde etmemek, kula kul olmamak"tı.
Sükut iyidir;
Ahmak, dedi. Niye gördüğünü halka söyledin? Adam gördüğünü diline dolarsa kazandığı hali kaybeder. Eğer sussaydın, gördüğün keramete ölünceye kadar şahit olacaktın...
Bir çocuk, haykırışıyla ağlamak isterim. Yüreğimin içinde derin bir sızı büyür büyür, göğsümü acıtır..
69 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.