"İnsanın kendi nefsinden nefret etmesi kadar dünyada azap verici bir şey yoktur sanıyorum! Yıllarca rollerine, yalanlarına aldandığımız bir arkadaştan adiliğini, alçaklığını sezince hemen ayrılırız. Aşk da böyle..." Miras
Reklam
miras
İnsanın kendi kendisinden nefret etmesi kadar dünyada azap verici bir şey yoktur, sanıyorum. Yıllarca rollerine, yalanlarına aldandığımız bir arkadaştan - adiligini, alçaklığını sezince - hemen ayrılırız. Aşkta da böyle... Sevdiğimiz vücudun bir lekesini keşfedince birdenbire soğur, hatta ona düşman kesiliriz. Fakat kendimize? Ne yapabiliriz? Hiç! Ahlak anlayışının ruhumuzda tutuşturduğu "iyilik, doğruluk, güzellik" ideali yavaş yavaş kararır. Bu üç alevli eterden meşale sönünce artık karanlık bir çöle düşeriz. Hayvanlaşırız. Halbuki hayvanlık ne kederli bir yaşayıştır! Düşüncesiz, gayesiz, muhabbetsiz, mukaddesatsız bir hayat! 'İyi' yok, 'doğru' yok, 'güzel' yok...
Sayfa 101 - Karbon KitaplarKitabı okudu
"Dünya değişti. Eski günler geçti. Merhamet, mürüvvet, İnsaniyet kalmadı. Herkes keşfinde eğlencesinde, kimse kimseyi düşünmez oldu. Bu ne haldir?"
"... Bugün varız, yarın yok! Gündüzün sonu gece. Aydınlığın sonu karanlık. Ateşin sonu kül. Hayatın sonu ölüm... Ölümden kim şüphe eder? Altınlara gark olsak, demirden çelikten kaleler içine saklanmak, mutlaka ölüm oku gelip bizi bulacak. Er geç bize yetişecek. Bu kadar muhakkak bir akıbet karşısında gaflete düşen, nefsine uyan, yarını unutan insan mıdır? Hayır... Hayvandır. Nefsine uyanların, zevkten başka bir şey tanımayanların, hayvanlardan ne farkı var?"
Gaspıralı İsmail Bey'in "DİLDE BİRLİK" yolundaki çalışmaları, Türkiye'de de aydın Türkler tarafından takdirle karşılanmıştı. Şemsettin Samî, Mehmet Emin Yurdakul bu ülkünün Türkiye'de temsilciliğini yapıyorlardı. O sıralarda Ömer Seyfettin Türkiye'nin durumunu ve İsmail Bey'in fikirlerinin tesirini şöyle anlatıyordu: "İsmail Bey
Reklam
miras
Hayvanlaşırız. Halbuki hayvanlık ne kederli bir yaşayıştır.Mefhumusuz gayesiz muhabbetsiz mukaddesatsız bir hayat! “İyi” yok “doğru” yok “güzel”yok... İşte bugün benim de ruhumdaki ilahi meşale söndü. Serseri sergerdan bir hayvanım! Mahsun mükedder meyus bir hayvan! İnsanlığın kıymetini kaybetmiş bir zavallı!
Sayfa 136 - sergerdan: başı dönen sersem / mükedder:kederli / meyus: üzgünKitabı okudu
"Dünya değişti. Eski günler geçti. Merhamet, mürüvvet, İnsaniyet kalmadı. Herkes keşfinde eğlencesinde, kimse kimseyi düşünmez oldu. Bu ne haldir?"
"... Bugün varız, yarın yok! Gündüzün sonu gece. Aydınlığın sonu karanlık. Ateşin sonu kül. Hayatın sonu ölüm... Ölümden kim şüphe eder? Altınlara gark olsak, demirden çelikten kaleler içine saklanmak, mutlaka ölüm oku gelip bizi bulacak. Er geç bize yetişecek. Bu kadar muhakkak bir akıbet karşısında gaflete düşen, nefsine uyan, yarını unutan insan mıdır? Hayır... Hayvandır. Nefsine uyanların, zevkten başka bir şey tanımayanların, hayvanlardan ne farkı var?"
28 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.