Mükemmel bir gün geçirmenin sırrı: “Ballantyne Uyku Formülü”
10: Uyumadan on saat önce kafein kesin.
3: Uykudan üç saat önce yemek yemeyin ve alkol almayın.
2: Yatmaya iki saat kala çalışmayı bırakın.
1: Yatağa girmeye bir saat kala telefon, bilgisayar ve tablet kullanımını bitirin.
0: Alarmı ertelemeyin.
Beş tercih insanı insan eder:
Az yiyip şükretmeyi aşırı tokluğa tercih etmesi.
Ibadet zahmetini tembellik rahatına tercih etmesi.
Günahından dolayı zilleti, günahını yok sayma izzetine tercih etmesi.
Susmayı boş yere konuşmaya tercih etmesi.
Ölmeyi ölümden sonraya değil ölümden önce yaşamaya tercih etmesi.
"Samimiyet kokan her şeyi severim. İnsan olsun,nesne olsun fark etmez.Bir elbiseyi markasına bakarak değil içinde mutluysam giyerim.İçten verilen yavan ekmekle de doyar,huzurla kalkarım. Açlıktan ölsem dahi soğuk bir tavırla uzatılan bala dokunmam. Samimiyet varsa hayattan keyif alırım.Samimiyetin olmadığı yerde önce keyfim kaçar,sonra ben.Bana samimiyet lazım azizim,samimi niyet."
İnsan gözlerinde toplanır, fakat
önce gözlerimiz bakımsız bırakır ötekini
gözün duyması görmesinden öncedir
göz duymazsa gönül görmez
insan böyle böyle bakımsız kalır
ve biri birinin gözlerinde kapanır
kapandıkça da açılmaya başlar birbirinden
iki göz gibi iki ruh
ve unutmaya kadar alçalır...
Evet eserimizi bitirdik yaprak dökümü eserimizi ismiyle yorumlamak istedim Ali rıza beyin Ailesinin birer birer kaybı çok akışkan bir eser öncelikle bundan bahsetmek isterim. Ali rıza bey Altın Yaprak Anonim Şirketinden çalışmakta Ali rıza bu şirketten ayrılıyor ve olanlar oluyor Sefaletten, yoksuluktan, açlıktan, evsizlikten vb çoğu şey başına
Beyaz dilekçe
Rahmân ve Rahîm olan adına sığınarak
Açtım iki elimi : Kor gibi iki yaprak...
Bir edep ölçeğinde umutlu ve utangaç,
İşte dünya önümde; benim ruhum sana aç.
Bu seğriyen ellerle senden seni isterim,
Senden seni isterken canımdan çıkar terim.
Sana âşık ruhumdur merceği yakan ışık,
Gözlerim cemâlini görmeden de kamaşık.
Bir mirasyediyim
Daha önce defalarca kez noktalamaya takık bir arkadaş olduğumu belirtmiştim. Önce şunu ifade edeyim: Kitabın çevirmeni Roza Hakmen çok iyi bir çevirmen. Bu işte de oldukça ünlü biri. Ama ben olsam aşağıdaki paragrafın noktalamasını farklı yapardım. Gerçi noktalama hususu 2+2=4 kesinliğinde bir mesele değil. Ama yine de konuya dair bir önerisi olan varsa ve bunu bizimle de paylaşırsa, belki bir şeyler öğrenme fırsatını yakalarız. Önce çevirmenin, sonra da şahsımın noktalamasını paylaşıyorum.
Roza Hakmen:
Onun gibi sadistler, kötülük sanatçılarıdırlar, oysa mutlak anlamda kötü olan biri, kötülük sanatçısı olamaz, çünkü kötülük onun dışındaki bir şey değildir, ona tamamen doğal görünür, hatta ondan ayırt edilemez; ayrıca böyle bir insan, fazilete, ölülerin anısına, evlat sevgisine bir saygı beslemediği için, bunları çiğnemekten de sapkın bir zevk alamaz.
Ben:
Onun gibi sadistler, kötülük sanatçılarıdırlar. Oysa mutlak anlamda kötü olan biri, kötülük sanatçısı olamaz çünkü kötülük onun dışındaki bir şey değildir. Ona tamamen doğal görünür hatta ondan ayırt edilemez. Ayrıca böyle bir insan; fazilete, ölülerin anısına, evlat sevgisine bir saygı beslemediği için bunları çiğnemekten de sapkın bir zevk alamaz.