İtfaiyecilerin yangını söndürmek yerine yangın çıkardığı, kitapları yaktığı, mekanik tazıların tasarlanıp sözde güvenlik için kullanıldığı, böcek denilen iki tekerlekli ve oldukça hızlı arabaların zevk uğruna insanları öldürme aracı yapıldığı, ölenlere bir mezar taşı ve yazısının bile layık görülmediği bir dönem... Kitaplar faydasız ve kafa
Biraz argo bir giriş olacak ama "o nasıl bir öngörü arkadaş!" diyeceğim. Huxley bu romanı 1932'de yazmış yahu! Romanda Cesur Yeni Dünya'yı kurgulamış.
Bu öyle bir dünya ki mutluluk ve tatmin üzerine dizayn edilmiştir. İstikrarlı bir toplum birinci önceliktir ve bunun için bir birinin tıpatıp aynı, düşünmeyen sorgulamayan, kritik
Fiyasko..
Kitap yıllar önce yazılmış olduğu göz önüne alınınca bir kaç doğru öngörü dışında şişirme ve abartılmadan ibaret. İtfaiyeci düşünün söndürmüyor yakıyor hemde sadece kitap ve kitap olan evleri. Bir itfaiyeci bu sistemin dışına çıkarak değiştirmek istiyor ve olaylar bu şekilde olgunlaşıyor. Ben genel olarak da kitabın sonunuda beğenmedim. Okurken hah şimdi o ödüllere ve övgülere layık olan bu romanın o etkileyici güzel bölümü gelecek diye diye bitirdim.
Bu sıradışı romanı tanımaya yazarından başlamak gerekiyor.
AZMİN,ENTELEKTÜELLİĞİN SEMBOLLERİNDEN PEYAMİ SAFA;
Kendini yetiştirmekten ziyade,adeta yeniden yaratan bir isim.
Servet-i Fünun dönemi şairlerinden İsmail Safa'nın oğludur. Sivas'a sürgüne gönderilen babasının orada ölmesi üzerine 1901 yılında iki yaşında yetim kalmış, bu yüzden
İlk kitap, ilk cesaret ve ilklerin ölümsüz tazeliği...
Evvela, eşime ve bana ayrı ayrı kaleme aldığın o zarif notlar için tekrar teşekkür ediyoruz. Çok mutlu ettin bizi... :)
Sanırım sana ilk mektubu ben yazıyorum ve şu an bir sürprizi bozmuş bile olabilirim, gönlü kalem tutan o güzel dostlara selam olsun :)
Henâ'larımız...
Gözümüzü hayata
“Efendiler, biz tekke ve zaviyeleri din düşmanı olduğumuz için değil; bilakis bu tip yapılar, din ve devlet düşmanı olduğu, Selçuklu ve Osmanlı’yı bu yüzden batırdığı için yasakladık. Çok değil yüz yıla kalmadan eğer bu sözlerime dikkat etmezseniz göreceksiniz ki; bazı kişiler bazı cemaatlerle bir araya gelerek, bizlerin din düşmanı olduğunu öne sürecek, sizlerin oyunu alarak başa geçecek ama sıra devleti bölüşmeye geldiğinde birbirine düşeceklerdir. Ayrıca unutmayın ki; o gün geldiğinde her bir taraf diğerini dinsizlikle ve vatanhainliği ile suçlamaktan geri kalmayacaktır…”
Sayfa 83 - *Mustafa Kemal Atatürk, 17 Aralık 1927Kitabı okudu
Hayatımın her döneminde okuyabilecağim kitaplar arasındadır 1984. Diktatörlüğü ve iktidarın kendi çıkarları için yapabileceklerini en iyi anlatan kitaptır belki de daha önce bu tür kitap okumadığım için böyle düşünüyorum sanırım. George Orwell, bu kitabında ütopik bir dünya kurmuş gibi görünsede bana göre büyük öngörü sahibiymiş. Okurken sürekli
diye başlayan cümlelerin çoğu kez klişeler içerdiğini düşünür, nedense bellek kulağıyla dinlemeyiz. Çünkü öğrenilecek o her neyse, kendi zamanımızın yıkıntısını beraberinde getirmeli, ciddiye alınmak için, bir acı kırıntısını olsun içimizin boşluğuna iliklemelidir.
Schopenhauer'ın karamsar olduğunu iddia eden düşünürlerin aksine, sözlerinin
Neil Gaiman demiş ki; “bugün veya yarından sonraki gün bu kitabı bulan genç bir okuyucunun önce bir geçmişi, sonra da bu geçmişe ait bir geleceği hayal etmesi gerekecek. “
Evet, bende anlatılan bir dönemi hatırladım bu kitabı okurken, kitapların toplatılıp yakıldığı bir dönemi. Bu bir öngörü kitabı. Yazar olacakları ve olmuşları harmanlayıp çok güzel bir kurgu sunmuş bizlere.
Ve gene demiş ki; “Fikirler - yazılı fikirler- özeldir. Öykülerimizi ve düşüncelerimizi nesilden nesle aktarmamızın yoludurlar. Onları yitirirsek ortak tarihimizi yitiririz. Bizi insan yapan şeyin çoğunu yitiririz.”
Bunun üzerine daha ne söylesek söylenenlerin değerini ne yitirir ne de arttırabiliriz. Okumak, öğrenmek, hayal etmek, heyecan duymak hakkımız elimizden alınmamalı. Yüzyıllardır yozlaşmış beyinlerin tek korktukları insan okuyan insandır.
Son olarak tekrar kitaptan bir alıntı yapacağım.
“Kitaplar aptal, salak olduğumuzu bize hatırlatmak için var.”
Keyifli okumalar.