164 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İki saattir aynı kafede oturuyorduk ve ben ne büyük bir eşşekmişim ki iki saattir ‘kedi’ muhabbeti dinleyip ‘mmm, tabii tabii, aynı fikirdeyim’ diye anlattıklarını onaylıyordum. ‘Kedi asildir’ dedi, onayladım; ‘Kedi karakterlidir’ dedi, ‘bravo’ dedim. sonra başladım ben de kediyi övmeye. ‘Başladım’ dediysem niyetlendim sadece. Çünkü o kedinin bütün meziyetlerini övmüştü, bana övecek bir şey kalmamıştı. ‘Kedi eee… Kedi ööö…’ deyip övecek bir halini, tavrını arıyordum ama bulamıyordum. Sonunda biraz bulamamaktan, biraz da benim ne kadar coşkun bir kedi sever olduğumu anlayıp etkilensin diye ‘ en var ya, kedinin …şağını yiyim be!‘ dedim. Hatta gaza gelip ‘keşke imkan olsa da hepimiz kediye bi kere versek, öyle seviyorum yani’ diye de ekledim. Ben böyle deyince kısa bi suskunluk oldu. Kahvelerimizden son bir yudum aldıktan sonra hesabı isteyip kalktık.
Benim de Söyleyeceklerim Var! (İki)
Benim de Söyleyeceklerim Var! (İki)Umut Sarıkaya · Mürekkep Basın Yayın · 2013906 okunma
Köye girerken yavaşladı. Sokakta oynayan çocukların yanından geçerken biri "ööö!" dedi. Ötekiler de "ööö!" dediler. Korkut seslenmedi. Alana dönerken nalbant Yetim'in geveze köpeği havlayarak arkasından geldi bir süre. Korkut dönüp bakmadı bile. Yeryüzünde hiçbir köpek onu korkutamazdı artık.
Reklam
Bizde bir radyo var. Vostok FM. Şark FM Türkçesi. Ben öyle çeviriyorum Türkçeye. Doğu demek aslında Vostok. Ama yakıştırmıyorum ben. Sanki Şark olsa daha bir cuk oturuyor. Galina hep bu radyoyu dinler. Kocası bir Türk, benim ya ondan. Sahibi bir Ermeni'dir. Türkleri sever mi bilmem. Ama bilirim ki tüm orta asyalılar bu radyoyu dinler. Ermeniler
- "Bazen, bilirsin işte, düşünmeye başlarım. Büyüyüp evlendikten sonrasını. Nasıl bir evde yaşayacağımı, ne yapacağımı düşünürüm. Ve kaç çocuğum olacağını." - "Ooo" dedim - "Sen bunları hiç düşünmedin mi?"
Sayfa 16 - DOĞAN KİTAPKitabı okudu
144 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
spoiler olablilir... öyle tesadüfen açıp, eşimin sınavdan çıkmasını beklerken bitirdiğim bir kitap oldu. belli bir yere kadar günlük okurmuş gibi okudum hatta. 1951 yılında bir üniversitede dekan öğrenciyi yanına çağırıp hayırdır bir derdin mi var, yurt odanı değiştirmişsin, kim üzdü seni falan diyor. üstelik bana "efendim" deme "dekan" de diyerek. enteresan ilgi alaka. ben şu halimde dekanın yanına kendi isteğimle gitmeyi düşünsem ooo, kaldı ki o beni fark edip de derdimi soracak.. neyse kısacık kitap, akıcı da, ergenlikten çıkmaya çalışan bir öğrencinin hayatının sarpa sarmasını anlatıyor, tavsiye olunur.
Öfke
ÖfkePhilip Roth · Yapı Kredi Yayınları · 2023296 okunma
Sosyal felsefe dersindeki sunumum iyi geçmişti. Mevzu savaş olunca Hitler’den bahsetmemek olmazdı. Sunumda Hitler’den ve 90’lı yılların başlarında Orta Avrupa’da vuku bulmuş Bosna Savaşı’ndan ayrıntılı bahsedince hocam biraz gerilmişti. Yorgun bir günün akşamında Mait’in tiyatrosunu izlemeye gidecektim. Beni tarifi zor bir heyecan bastı. Okuldan
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.