Aceleyle gittiğimizde ve orası dediğimiz yeri burası kıldığımızda eskisi gibi olmuyor herşey, kalıyoruz yoksulluğumuz ve kısıtlılığımız içinde ve ruhumuz hasret duymaya devam ediyor hercai mutluluğa.
Çocukken benim için lüks, kürk mantolar,uzun elbiseler ve deniz kıyısındaki villalardı.
Daha sonra,bunun entelektüel bir yaşam olduğuna inandım. Şimdi bana öyle geliyor ki lüks aynı zamanda,bir erkeğe yada bir kadına olan tutkuyu yaşayabilmek.