Hayat bir şeye varmak, bir yere ulaşmak, bir noktaya erişmek için böyle kurulmuş gibi yaşanıyordu. Bu insanlar bu arabalar, bunun için oradan oraya gidiyor, bu evler bunun için dikiliyor, işte bu tabelalar İnsanlara bunu hatırlatmak için asılıyordu. Ama hiç bir yere varmıyordu. Sonunda bir çukura varıyordu hikaye. O kadar.
Arzuladığım bir yer var, oraya varmak imkansız.Oradan uzaklaşmak mümkün, fakat uzaklaşamıyorum,uzaklaşamıyorum... Bir kuvvet, karşı koyamadığım bir çekim kuvveti beni o tarafa çekiyor, sürüklüyor.Kendiliğinden, rızam olmadan çekip götürüyor, bana ciğerlerimden kopan kan pıhtılarını ona göstermemek, onun bakışlarından ebediyen saklamak için güle güle yutturuyor..
Sayfa 12
Reklam
"Arzuladığım bir yer var, oraya varmak imkansız. Oradan uzaklaşmak mümkün, fakat uzaklaşamı­yorum, uzaklaşamıyorum..."
"Arzuladığım bir yer var, oraya varmak imkansız. Oradan uzaklaşmak mümkün, fakat uzaklaşamıyorum, uzaklaşamıyorum..."
Olayların Mekânı Bozkurtların Ölümü'nde olduğu gibi Bozkurtlar Diriliyor'da da asıl ve sürekli mekân "sonsuz bozkır" dır. Romanda birbirleriyle rakip olan Gök Türkler de Dokuz Oğuzlar da bozkırda kurmuş oldukları çadırlarda yaşarlar. Fakat çadırların içi tasvir edilmez. Kahramanlar çadının veya otağın içine girip çıkarlar;
Olayların Mekânı Bozkurtların Ölümü'nde olduğu gibi Bozkurtlar Diriliyor'da da asıl ve sürekli mekân "sonsuz bozkır" dır. Romanda birbirleriyle rakip olan Gök Türkler de Dokuz Oğuzlar da bozkırda kurmuş oldukları çadırlarda yaşarlar. Fakat çadırların içi tasvir edilmez. Kahramanlar çadının veya otağın içine girip çıkarlar;
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.