Orhan Şaik Gökyay
Bu vatan toprağın kara bağrında Sıradağlar gibi duranlarındır, Bir tarih boyunca onun uğrunda Kendini tarihe verenlerindir.
Sayfa 379 - Türk Edebiyatı Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Mahkeme zabıtlarında sanıklardan unutulmayan sözler de vardı: Nihal Atsız: "Milletim için düşündüğüm haklardan dolayı kimse bana vatan haini diyemez. Kimin hain, kimin vatanperver olduğunu tarih tayin edecektir. Hatta etmiştir bile." Alparslan Türkeş: "Ben yeryüzünde her şeyden çok milletimi ve Vatanımı severim. İsnat edilen suçları şiddetleri reddederim." Orhan Şaik Gökyay: "Gerçi tarih böyle bir hareketin müdafaasına lüzum hasıl olduğuna hayret edecektir fakat ne yapalım? 20 yıla sığdırdığımız 20 asırlık inkılaplardan dolayı hayrette kalan tarih, varsın biraz daha şaşırsın."
Sayfa 116Kitabı okudu
Reklam
"Bu vatan, toprağın kara bağrında, sıra dağlar gibi duranlarındır. Bir tarih boyunca, onun uğrunda, kendini tarihe verenlerindir. Orhan Şaik Gökyay."
Sayfa 97 - Sokak Yayın GrubuKitabı okudu
Bilginin bu kadar fazlası size zarar getirir diyecektim, fakat bu vesile ile birçok şey öğrenip faydalandığınızı düşünerek vazgeçtim.
Devrin askeri savcısı şöyle ahmakça bir mantık yürütüyor: "Nihal Atsız CHP'li değildir. CHP'li olmadığ için vatan hainidir. Orhan Şaik Gökyay da Atsız'ın arkadaşıdır. Öyleyse o da vatan hainidir." Bu kuş kafalı savcının mantığı aynen şu saçmalığa benziyor: "Bütün kuşlar iki ayaklıdırlar. Ben de iki ayaklıyım. Öyleyse ben de kuşum!"
Sayfa 240 - Yakın Plan YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Halk arasında, orduda askerlerin dilinde ve tarihimizde Kızıl Elma, coğrafyada belli bir yerin adı gibi yaygın olarak kullanılmakla birlikte, bunun nerede ve neresi olduğu üzerinde, bana göre, kesinleşmiş bir bilgimiz olamamıştır, yoktur da.
Sayfa 11 - Yeditepe Yayınevi
İkinci Sultan Osman Faciası
“Sultan Osman merhum ise “bakın görün, hey zavallılar, padişah ettiğiniz adamı (1. Mustafa), devletin inkırazına sebep olursız, kendi ocağınıza söyündürürsiz, yakında pişman olursız” deyu nice söz söyledi. Sonra başından köhne sarığı çıkarup bıraktı, başı açık ağlamaya başladı. Ve “ağalar, bilmezlikle size cefa ettimse affedin, siz etmen, dün sabah padişah idim, şimdi uryan kaldım, merhamet edüp halimden ibret alın, dünya size dahi baki kalmaz” deyu yakıcı sözler söyleyip halkı ağlattı.”
Sayfa 64 - Milli Eğitim Yayınları, Devlet Kitapları-İstanbul 1968Kitabı okudu
Yas (Yarı Çekilen Bayrak)
. Dökün yaprağınızı dallarım dökün, Akın yaslı yaslı sularım akın, Bükün boynunuzu bayraklar, bükün Bir alınmaz kal'am vardı, yıkıldı Durmadan çalkanan bir kızıl deniz, Bir damla yaş gibi duruyor sessiz, Vatan ufkundaki en güzel çeyiz, En şanlı süs, baktım, yarı çekildi. Kara haber: tipi eser savrulur, Bir yanardağ gibi içim kavrulur, Vatanın kederi bende yuğrulur, Yas olup, yaş olup gözden döküldü... ...
Sormaz ki bilsin Sorsa bilirdi Bilmez ki sorsun Bilse sorardı
Sayfa 183 - kebikeç duası
748 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.