Diyeceğim şu ki aklı başında insan için en değerli kitap yoktur. Kitabı okumak önemlidir; onu nasıl okuduğun, nasıl hatırda tuttuğun önemlidir. Kitabın kendisi okumak kadar önemli değildir.
Bütün o neşe içinde cıvıldaşan insanlar arasında yalnız ve arkadaşsız kalacağını düşündü. Gerçek ölümün çoktan beri içine gelip yerleşmiş olduğunu hissetti
Buna karşılık, para kazanmak için tüketilen, sırf toplum gereklerine uymak için konu komşu gezmelerinde harcanan günlere, her biri birer hazine değerindeymiş gibi acımaya başlanıyordu.
Aşağı yukarı 30 senedir ama bir bakıma da özellikle 1980'lerden beri yayılan bir meseledir bu. Nedir? İnsanların artık ahlaksızca başkasının hakkını yemeyi kendi nasibi olarak görmesidir.