İzmir'in Yunan işgalinden kurtuluşunu Yunan kültürü olan sirtaki oyunu ile kutluyorlar.
Diğer tarafta bir doz fazla milli olanlar da folklor kıyafeti ile harmandalı oynayıp çarşaflı kadının zincirlerini çözerek onu kurtardıklarını resmediyorlar.
Anadolu kadınını çarşafa sokan Yunan olsa idi onu yenince kadın çarşaftan kurtulmuş olabilirdi. Oysaki Yunanın yapmak istediğini sen onu yendiğin için yapıyorsun.
Sen bu hareketinle savaşının İslam'a olduğunu tekrar ispat etmiş oluyorsun. Biz Müslümanlar da hala bu kafirlerle kutuplaşmayalım, ortak değerler üzerinde yaşayabiliriz diye kendimizi kandırıyoruz.
Burak Kizildaş Hoca
Gerçekte değerler eğitimi, farklı fikir, düşünce ve inanca sahip insanları ortak, uzlaşı sağlanmış ilkelere vurgu yaparak birlikte yaşama katma; bizde değerler eğitimi, kendi kafandaki ahlak ve değer anlayışını karşındakine giydirme konusunda yapılan her türlü girişim şeklinde tarif edilebilir... Niçin karşılık bulmadığı da apaçık anlaşılır aslında...
Aygün Akyol
Bir arkadaşım anlattı. Üçüncü katta oturan yakını olan hanımla onun birinci katta oturan komşusunu ziyarete gitmişler. Konuşurken yakını olan hanım bir ara iç çekmiş. “Ah ah insanoğlu kuş misali. Daha bir saat önce üst kattaydım şimdi buradayım.” demiş.
Ben de uçakla şehir ya da ülke değiştirdiğimde bu duyguya kapılırım. Bir saat önce İstanbul’
Deizm
Deizm, Mekke müşriklerinin yaratıcı olarak Allah’ı kabul edip, O'nun din gönderdiğini kabul etmeyen, O'nu ibadete lâyık görmeyen çelişkili tutumlarının, modern zamanlarda ki bir tezahüründen başka bir şey değildir.
Modern dünyada deizmin lokomotifi hiç şüphesiz masonluk hareketidir. Bu teşkilat, benimsemiş olduğu değerleri dünyaya hakim kılma ve bu değerler etrafında ortak bir din inşa etme hedefindedir. Deistler bütün dinleri reddettiklerini düşünürken; aslında bütün insanlığı kandırmaya çalışan küreselcilerin ortak din hedeflerine hizmet ettiklerinin farkında değillerdir.
Ateistlerin aksine deistler, doğuştan getirdikleri fıtratlarının, kendilerini, bir yaratıcı üstün güç olduğu fikrine götürmesine izin veriyor, ancak nefislerini aşıp da o “Üstün Güç”ün din göndereceği gerçeğini maalesef kabul edemiyorlar.
Dolayısıyla deistler, üstün bir kudret sahibi Yaratıcıya inanıyor, ancak O’nun yarattıklarıyla iletişime geçebildiğini reddediyorlar. Böylece, o ilahın varlığını kabul etmekle, bu ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyor; o ilahın gönderdiği dinleri reddetmekle de, emir ve yasakların getireceği külfetlerden kendilerince kurtulmuş oluyorlar.
İyi insanların zekası merhamet ve vicdanken kötü insanların zekatı kurnazlık yönünde kullanılır.Binlerce bahane bulunsa da vicdanı rahatlatan hiçbir şey olmaz.Adil olmayıp da adil gibi görünen insanlar vicdansızlığın en büyüğünü yaparlar.vicdan rahatlatmak eylemine ihtiyaç duyma haline gelince; yüceltilmiş değerlere dayandırılarak inşa edilmiş bu hadise, aslında çok zavallı bir duygudan doğar. kişinin korkaklığı ile beslenerek kendi temellerini çürüten, bahaneden öte gidemeyen bir olay haline gelir.
vicdan muhasebesi yapmak ile karıştırılmamalıdır. çünkü bu kavram kendi içinde bir bütünlük ve sükût taşır. "vicdanın rahatlaması" ise epey gürültülüdür. başkalarının düşüncelerinde onaylanmak ister.yetim hakkı,öksüz ahı alıp cuma namazlarında ön safhada yer edinmektir.iç sesi susturma çabası. içinizin gözünüze sokmaya çalıştıklarını dış sesinizle ortak bir payda da buluşturup gerekli eylemleri gerçekleştirme ve böylece "neyse ben elimden geleni yaptım" veya" yine de ...." denilmesidir. bir de işin diğer tarafı vardır ki gördükçe karşınızdakinin içten içe, bu nedenle, kendi vicdanını rahatlatmak için yaptığı eylemleri ,sessiz bir tebessüm takınırsınız. başka yapılacak pek bir şey de yoktur hani.Vicdan terazisi çalışmayanlarla, merhamet edemeyenlerle ve vefa duygusu olmayanlarla yollarımı ayırmak, hayatta kendime karşı yaptığım en doğru şeydi. Herkes hata yapar ama siz kötüsünüz. Herkes kendi vicdanının önünü süpürse ülkem bembeyaz olur. Ancak herkesin gözü bir diğerinin üstünde ne yazık ki.
"insanlığın ortak değerleri zannedildiği gibi din, dil, ırk, bayrak gibi kavramlar değil, acı, keder, sevinç, aşk gibi kavramlardır."