Osman Karasu

Tesiri -ki bunu genellemek mümkündür- şiddetlidir ve esasen müspettir. Sürekli bir yenisinin peşine düşülmesinin nedeni budur. Ne kadar çok tatmin ederse bu tatmin o kadar yinelenmel istenir. Akabinde arzunun dindiği, nihai, tabiri caizse kusursuz bir doruk noktası yoktur. Oysa kimi zaman da öylesine yoğun ve muazzam yaşanır ki yaşam arzusu neredeyse ölüm dürtüsüne yenik düşer ve sonsuz gerilme ve rahatlama döngüsünden kurtulmak istenir. Bu yüzdendir ki orgazma "küçük ölüm" -petite mort- de denir.
Reklam
Çok azımız başkalarının acısından sırf bir acı söz konusu olduğu için zevk duyarız; daha ziyade bu acının hak edildiği veya bir şekilde faydalı olduğu yargısına vardığımız için keyif alırız; bu da tam manasıyla kötü niyetin değil, ahlaki bir dengeyi muhafaza etme arzumuzun kanıtıdır.
Friedrich Nietzsche, "başkalarının acı çektiğini görmek insana iyi hissettirir," diye yazmıştı. Başkalarına acı çektirmek daha da fazla. Hayli sert ama muazzam kuvvetli, insanca, pek insanca bir ilkedir bu."

Reader Follow Recommendations

See All
"Kralım, kraliçem, araştırıp durmak Nedir diye krallık, nedir devlet ödevi, Gün niçin gün, gece niçin gece, zaman niçin zaman, Boşuna harcamak olur günü, geceyi, zamanı. Düşüncenin canı kısa sözdedir madem, Uzun sözlerse örgenler, dış görünüşlerdir..."
Geçip gidiyor o asude gençlik çağı Unutmak için dikiyorum kafama şarabı Acı mı geldi? Böylesi gider hoşuma Ömrümün ağza bıraktığı tat da acı.
Sayfa 85
Reklam
Reklam
Reklam