Cidde’de Ziyaretimiz Avukatlığı bıraktıktan sonra 14 yıl süreyle Cidde Radyosunda dinî, ahlâkî ve tarihî programlar yaptı. 1976 yılında Mekke-i Mükerreme’de hac farizamızı eda ederken, Abdülkadir Badıllı, Ahmet Apay, Hacı İshak Efendi ve ben, Bekir Beyi ziyaret etmeye karar verdik. Cidde’de Bekir Beyin program yaptığı radyo binasına gittik.
Cidde’de Ziyaretimiz Avukatlığı bıraktıktan sonra 14 yıl süreyle Cidde Radyosunda dinî, ahlâkî ve tarihî programlar yaptı. 1976 yılında Mekke-i Mükerreme’de hac farizamızı eda ederken, Abdülkadir Badıllı, Ahmet Apay, Hacı İshak Efendi ve ben, Bekir Beyi ziyaret etmeye karar verdik. Cidde’de Bekir Beyin program yaptığı radyo binasına gittik.
Reklam
504 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 1 hours
Knausgaard'ın ergenlikten yetişkinliğe geçişi, insani bocalamaları ve hayatının bu geçiş döneminde kendisine olan getirileriyle -ve cinsel dürtüleriyle- nasıl baş ettiğinin özeti niteliğinde bir kitap. Karanlıkta Dans, Kavgam serisinin dördüncü üyesi. Çocukluk Adası'ndan sonra insana bambaşka bir tat veren ve değişik bakış açıları sunan bir kitap. Yazarlık ve yazma süreciyle ilgili de çok doğal ve samimi anlatımları mevcut. Hayatındaki temel meseleleri bu kitabında daha açık görüyoruz ki kendisi de daha net kabul etmiş gibi duruyor. Muhtemelen ilk üçünü okuduğunuz için bu kitabın incelemelerine ilgi gösteriyorsunuz zira yazarla arasında bağ kurmamış birinin bu kitaba kadar okuyacağını düşünmüyorum. Tüm kötü eleştirilere karşın benim bakışım serinin şeffaflığı, yazarın iyi ki yazdığı yönünde. Asla ama asla vakit kaybı değil. Tekrar tekrar okunulası ve yaşanmışlıklarından kurgusuna kadar her bir noktası anlam yüklü.
Karanlıkta Dans
Karanlıkta DansKarl Ove Knausgaard · MonoKL · 2017117 okunma
Osmanlı tarihinde maalesef mülkiyet çalışmak o kadar kolay değil. Bu yüzden tam olarak bilemesek de bu ticari gelişmede esas payın gayrimüslimlerde, gayrimüslimler arasında da Ermenilerde olduğu 1890’larla birlikte ortaya çıkıyor. Fakat ezici bir çoğunluktan bahsetmiyorum. Her zaman Müslümanlar da var bu gelişmenin içerisinde. Ancak Osmanlı bağlamında büyük ölçekteki toprak sahiplerinin birçoğunun Ermeniler olduğunu söyleyebilirim. Fakat çok büyük bir coğrafyadan bahsediyoruz. Ermenilerin varlığı, Aşağı Ova dediğim Haçin ve Feke’de daha netken, ova genelinde o kadar net değil. Ayrıca pamuğun yanı sıra bahçeciliğin de aynı dönemde geliştiğini ve o alanın da çoğunun gayrimüslimlere ait olduğu söylenebilir.
ATSIZ’IN HİKÂYELERİ: Hikâye, Atsız'ın sanatında en az yer bulan bölümdür. Ömrü boyunca sadece beş hikâye yazmıştır. Onların da dördünü 1931 yılında yayımlamıştır. 1941'de yazdığı beşinci hikâye ise Bozkurt dergisinin Temmuz 1941 tarihli 11. sayısında yayımlanmış, fakat bu sayıda dergi kapatılmıştır. Beşinci hikâye ancak 1966 yılında
Geri19
100 öğeden 91 ile 100 arasındakiler gösteriliyor.