-Sevmiyormuş lina
+Sen öyle zannet köpek gibi aşık sana
-Ama kalbimi kırıyor hala lina
+Gıcıklığına yapıyor senin aşkınla yanıyor o hala
-Gerçekten mi?
+Tabi ya ilk gördüğü yerde sarılacak sana
bilmiyorum öpebilir belki yanağından bir anda
120 syf.
10/10 puan verdi
°×°×°×°
Ah bu kitap...
Hala etkisi ile yaşarken sizinle tanıştırmam lazım.
.
Sımsıcak bir aşkla başladı, zorluklarla sınanmış bir yaşam ile devam etti ve kocaman bir hüzün bulutu ile son buldu.
.
Hiçbir aşkı anlatan kitabın başlangıcını bu kadar sevmemiştim. Ne tatlıydı o Ayçiçek hikayeleri öyle. İnsan kitaptaki aşkı kıskanabilir mi? Çok Kıskandım. <3
Sayfalar ilerledikçe gerçek aşkın bambaşka olduğunu her şartta nasıl da karşı koyulmadığını gösteriyor size kitabın gidişatı.
Her bölümde yenik düştüğüm merak duygusunu size tarif edemem.
.
O son 10 sayfayı kalbimden nasıl söküp atarım bilmiyorum. Beni derinden etkiledi.
Uzun zamandır bir kitaba ağlamıyordum, gerçekten çok etkilendim. Mektup anı darmadağın etti beni.
Çok çok severek okudum, kolay kolay unutamayacağım bir kitap oldu.
Sonunun böyle bitmesi çok acımasızdı sayın 
Mustafa Tan söylemesem olmaz. Yerle bir oldum. :'(
.
Tüm duyguları bir arada yaşatan başarılı bir eser olmuş. Emeğinize sağlık, ilhamınız bol olsun.
Siz yazmaya devam edin lütfen tüm kitaplarınızı okuyacağım bu da benim sözüm olsun. :)
Güneş Özümü Alıyor
Halklar özgürlüğe put gibi taparlar ama yeryüzünde gerçekten özgür olan bir halk var mı? Masmavi ve bulutsuz bir gökyüzüne benziyor gençliğim. Büyük ya da zengin olmayı arzulamak beraberinde yalan söylemeyi kabul etmek değil midir? Aynı zamanda, eğilmiş, sürünmüş, yalancı kimselerin uşağı olmaya razı olmak değil midir bu? Onlarla suç ortaklığı yapmadan evvel onlara hizmet etmek gerekir. Eh, madem öyle, 'hayır' diyorum!
Sayfa 121
"Bilgisi ve hitabeti bakımından öne çıkan bir hakim, çektiği sıkıntıların neticesinde monomani hastalığına yakalanır. Bir müddet sonra akli melekesini tamamen geri kazanır. Fakat hata ettiğini bilse de artık insan içine karışmak istemez, zarar görse bile iş güçle ilgilenmek istemez. Sohbeti mantıklı olduğu kadar da nüktelidir. Kendisine seyahatten, işine bakmaktan bahsettiniz mi; 'Biliyorum ki bu şekilde hareket etmem gerekir, fakat yapamıyorum. Nasihatleriniz çok güzel, düşüncelerinize uymak isterim, bundan eminim. Fakat öyle bir şey yapın ki, bir karar alıp onu uygulayacak bir azimle isteyebileyim.' diye cevap veriyor ve bir gün bana demişti ki 'Gerçekten bir azmim varsa o da azmetmemek içindir. Çünkü bütün aklıma malikim, ne yapmam gerektiğini biliyorum. Fakat harekete geçme zamanı geldi mi kuvvetim beni terk ediyor.""
Monomani: Saplantılı olma hastalığı.
Sayfa 42Kitabı okuyor
