Şu gelenekler.
Şu gelenekleri yenemiyorsan bana İslamiyetten bahsetmeyeceksin. Bu iki aydır kardeşimin düğün telaşı vardı. Gerçekten kafayı yememek için kendimi zor tuttum. Güya islami bir cemaat olan ortamdan bulunan insanlardan gelin aldık. Evet gelin çok iyiydi ama çevresinde o toplumda bulunan bilmem nesi olan insanlar gelenek adı altında soygunculuk
Yakamoz& Papatya[14-18]
Yakamoz'un mektuplarından... Ay yüzlü çiçeğim Papatya, Uzun süredir pek yakındığım bir konuya değinmek istiyorum. Sürekli dolaşıyorsun be kafamda sevdiceğim, tüm fikrimde sen varsın. Düşüncelerim çekiyor teslim bayraklarını birer birer; bir tek sana yeniliyor şu kalp, şu adam, şu garip... Bazen unuttum diyorum kendi kendime. "Bak,
Reklam
#rüzgarafısıldamak
Bazı hikâyeler sondan başlarmış, benimki de öyle bir hikâye işte. Öyle miskindin ki yaşamayı bile beceremedin, dediğini duyar gibiyim şimdi. Haklısın, ben bana bahşedilen hayatı sonuna kadar yaşamayı göze alamayacak kadar tembelmişim, son sayfasına kadar okunmak istenmeyen kitaplar gibi yavan ve renksizdi ömrüm, kimseye daha fazla gölge olayım
"Hangi Türkler?" diye şaşırıyor Melchior. "Yakında gelecek olan Türkler... Anlatıldığına göre surları­mızın etrafında okyanusların kıyısındaki kumlar kadar kalabalık bir ordu kuracaklarmış..." Bir başkası daha yüksekten alıyor: "Üstümüze gübre şerbeti dolu koca fıçılar yağdıracaklarmış!" "Ya öyle mi?" Strasbourg'da yayılan yeni söylentiden habersiz Melchior kulaklarına inanamıyor. "Peki neden saldıracaklar­mış bize?" "Türkler öyledir! Türk demek saldırır demek... Memleketle­rinin biberinden olsa gerek. Biber kıçlarını yakınca onlar da..." Bir başkası daha lafa giriyor: "Anlatılanlara göre en sevdikleri yemek dans edenlerin etiy­miş. Türkler şarap yerine kanla sarhoş oluyormuş!"
Sayfa 37 - Sel Yayınları
829
Yalnız kalmak zamanıydı artık! bu yaz akşamının ve günün saçma sapan gündeminin sıcaklığından kaçmak için. Evde bırakılacaklar tamamdı; Anne gözlerinden,Baba alnının başına en yakından öpülmüş,Otis ise ilk defa avucumdan beslenmişti. Benimle gelecekler ise her zaman ki gibi,postacı çantamda olan "kitap,su ve kalemler" ve tüm yalnızlığım
Demek Allah'a hakkıyla teslimiyet böyle bişey !
Gazzeli bir baba.Üç yaşındaki çocuğu, kızı belki, videoda tam seçilmiyor, kucağında. O baba, o evlatla konuşurken aynı bu sözleri söylüyor."Kızım diyor, git benden Resulullah'a selam söyle. Ben onun davasına seni kurban ettim." Aynı şey,Sahabenin yaşadığı ile şu anda Gazze'de yaşananın arasında bir fark var mı? Onların teslimiyeti ile sahabenin miras olarak bıraktığı bu teslimiyet arasında bir fark var mı? Belki şu anda 14 asır sonra konfora alışmış, imkanlara alışmış, farklı bir biçimde nimetlere alışmış, nimetlerin getirdiği o rahatlıkla rehavete alışmış insanlar olarak biz sahabeden okuduğumuzda olur mu ya öyle bir şeyler dediğimiz şeyleri şu anda Allah bize gösteriyor. Diyor ki oluyormuş, oluyormuş. Eğer siz Allah'a hakkıyla teslim olursanız oluyormuş.
Muhammed Emin Yıldırım
Muhammed Emin Yıldırım
Reklam
330 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.