Eğitim
Sizce dünyada edinebilecek bilgilerden Celâl Şengör olarak ne kadarını biliyorsunuz? Herhalde milyarlarda birinden azdır. Nihai otorite bilimde yoktur. Bakın bu çok mühim, her zaman el elden üstündür. Ben öğrencilerime her derse başlarken şöyle söylerim: "Ormanda kaybolmuş gibiyiz. Hepimizin elinde bir meşale. Benim meşalem sizinkilerden
Aşk... kendini vermektir sorgusuz sualsiz... Öyle mükemmel bir göz bağıdır ki kendin kapatırsın gözlerini kendi ellerinle... Başını kesmeye gelenlere onlardan evvel sen sunarsın başına... Aşk... haddi olmayan bir fedakarlıktır. Hatta feragattir aşk. Vazgeçmesidir insanın kendisinden. Kendini aşık olduğu kişiye bahşetmendir aşk. Bu yüzden aşkını gözü kördür derler ya !
Reklam
"İyi bir dinleyici olabilmek için, kişinin geri-iletim sürecini sık sık ve yerinde kullanmasını öğrenmesi gerekir; böylece iletişim tek yönlü olmaktan çıkar, çift yönlü olur. Aktif dinleme adını verdiğimiz bu çift yönlü iletişim, alınan mesajları biraz daha belirginleştirerek konuşana geri verir. Öyle ki, konuşan kimse gerçekten "duyulduğunu" hisseder; benliğinin "geçerlik kazandığını" sezer; bunun sonucu olarakta iç dünyasını daha serbestçe ifade etme eğilimini gösterir. İç dünyasını serbestçe ifade edebilen kimse sorunlarını, güçlü ve zayıf yönlerini daha kolaylıkla görmeye ve doğal olarak, bu sorunlara daha gerçekçi çözümler getirmeye başlar. Bu nedenle, değer verdiğimiz, kendimize yakın bulduğumuz kimselerin sorunlarına yardımcı olmak için aktif dinlemeyi kullanmak, öğüt vermek, yol göstermek, yargılama ya da rahatlatmak türü bir yaklaşımdan daha yararlı olur."
Bir işe başlamak, bitirmenin yarısı, derler ya. Doğmak da öyle işte. Ölmenin yarısı.
Kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde, kaç kilo çekerdi yalnızlık, kaç kere ezildim altında yaz yağmurlarının.. Belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları Her sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk Hep ağlamaklı olurduk gülünecek halimize. Kim sevmezdi çiçekleri filan ”ben sevmezdim” dedim, “yalan” dedi. Bunu palyaço söyledi, Palyaço söyledi, ben
Kendilerinin olan tek sözcük yok dillerinde, öyle çok konuşuyorlar ki...Bir söz insanın neresinden doğar dersiniz? Dilinden mi, yüreğinden mi, aklından mı? Düşlerinden mi yoksa gerçeğinden mi? Ve kaç kapıdan geçip yerini bulur bir başka insanda? Yerini bulur mu gerçekten? Sözü yasaklamalı...Kimsenin kimseyi anlamadığı bir dünyada söz boşluğu dövmekten başka ne işe yarıyor ki? Olanağı olsa da insanların yürekleri konuşabilseydi dilleri yerine,her şey daha yalansız,daha içten olurdu.Aklı silmeli diyorum insan ilişkilerinden.Yanılıyor muyum? Olsun.. Yanıldığımı biliyorum ya...
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.