Pratik, sayısız çeşitlemelerle olayı değiştirebilir...
Sözgelimi savaşın başında Türkler Tuna'yı geçmemize ve Balkanlar'a sarkmamıza olanak vermişler, kalelerini, kentlerini bize terk ederek kazma kürekmiş, pibodi tüfeğinin önemiymiş hiç düşünmeden geri çekilmişlerdi. O sıralar fanatizmi de unutmuş görünüyorlardı. İşin ciddiyetine tamamen Plevne önlerinde vardılar. Derken Plevne kalesinin
Sayfa 975 - 976 Yapı Kredi Yayınları
Üstüme saçmalı tüfeğiyle ateş açtı hayat
Sayfa 18 - Şule Yayınları - pdf
Reklam
Beni üzüntünün koynunda beklet Orada tohum serpecek kadar Bana zaman tanı.
Sayfa 17 - Şule Yayınları - pdf
Uzun süre, kalbimdeki özel bir yerde duruyordu. Sessiz bir köşedeki bir restoran masasındaki “rezerve” işareti gibi
"Tanrım," demişti, "bütün bunlar hiç değişmeyecek mi? Zaman geçip gidiyor... Birisi gerçekten özel bir hap bulmalı... erdem hapı, onur hapı. O zaman bile, o hapı insanlara zorla yutturmak gerekecek.
"Hz. Muhammed’in kendisine şiir söyleyip sözle muhalefet ettiikleri için katlettiği epeyce şair vardır. Bu iş için planlar yaptı, özel timler kurdu ve suikast için onları gönderdi. Şairlerin o günün gazetecileri hatta bir tür entelektüelleri olduğu düşünülürse demek ki Hz.Muhammed’in özgür basına ve ifade özgürlüğüne pek tahammülü yokmuş denilebilir."
Sayfa 206 - e-bookKitabı okuyor
Reklam
"Âlemlere rahmet için gönderildi dediler, inandım. Araştırdım; insanlara işkenceyi emrettiğini, karşı çıkanları en acımasız yöntemlerle öldürttüğünü, kollarını bacaklarını parçalattığını, kendisine muhalefet edenlere militanlarını gönderip özel planlarla suikast düzenletip katlettiğini, rahmet peygamberi olarak kendisine inananlara
Kara gözlerimde uğuldayan bu değil ancak elde tüfenk, elde âlet, yürekte kor cebelleşmek yalanla, kirle, tahvilatlarla damarlarına papatyalar doldurarak bir serinlik olup dünyaya sokulmak.
Sayfa 111 - Tam İstiklâl Yayıncılık OrtaklığıKitabı okuyor
Herakleitos'ta özel olarak diyalektik bakımından en önemli olan şey, (Lassalle'm deyimiyle) "karşıtların birliğini" kuramsal bir şekilde ve bir süreç olarak ele almış olmasıdır
DOĞU: HAYAL GÜCÜMÜZÜN UÇSUZ BUCAKSIZ KIRKAMBARI
Doğu bizim kafamızda. Bizim Batılı kafalarımızın dışında Doğu yok. Hatta Batı'nın kendisi de yok. Batı, karşıt terimiyle aynı nedenlerle içimizde var olan bir düşünce. Ama biz onu tanımlamaya hiç gerek duymayız: O bizim kendimizdir. Biz kimiz? Doğu'nun ön yüzü mü? Ötekinin ötekisi mi? Pozitif kutup mu, doğrulanmışlık mı? Ama kimi zaman da madalyonun öteki yüzü: pozitifin negatifi. Böylece eski simgeler su yüzüne çıkıyor: bir an için Doğu ışıktır, evrensel ruhtur, iç dünyamızın sihirli mıknatısıdır, beceriksiz modernliğimize karşı takınılan bir mesafeliliktir. Ama en küçük bir olayda, sıçrayan ilk kanda, ışık titreşir, söner: Doğu, bizim korkumuzun balçığı içine gömülür; unutulmuşluğa geri çekilir, sonra düş olarak geri döner. Yol dönemecindeki sahte parıltı. Süs. Serap
Sayfa 24 - Özel Sayı 26, ORYANTALİZM, Ketebe Kitap ve Dergi Yayıncılığı, Derin Tarih, Tarih Okuyan Şaşırmaz, Genel Yayın Yönetmeni Taha Kılınç, Turkuvaz Dağıtım Pazarlama Albayrak MedyaKitabı okuyor
Reklam
DOĞU: HAYAL GÜCÜMÜZÜN UÇSUZ BUCAKSIZ KIRKAMBARI
Doğu kavranamaz. O her yerde ve hiçbir yerde. Kitaplarda, tuvaller üzerinde, ekranlarda, sokakta, çok yakın ve hiç kuşkusuz çok uzak, başka yerlerde. Bütün donmuş kalıpların buluşma noktası, bütün egzotizmlerin eşanlamlısı, bütün çelişkilerin ve bütün aşırılıkların kışkırtıcısı. Daha bilge ve daha çılgın, daha çileci ve daha şehvetli. Daha zalim ve daha incelikli... Çok eski, tarihin ilk şafağı ve karanlığı... Uçsuz bucaksız. Hayal gücümüzün uçsuz bucaksız kırkambarı. .
Sayfa 24 - Özel Sayı 26, ORYANTALİZM, Ketebe Kitap ve Dergi Yayıncılığı, Derin Tarih, Tarih Okuyan Şaşırmaz, Genel Yayın Yönetmeni Taha Kılınç, Turkuvaz Dağıtım Pazarlama Albayrak MedyaKitabı okuyor
Yaşamayı bileydim,yazar mıydım hiç şiir ?
#alıntı " Binicisi olmayan bir ejderha trajedidir. Ejderhası olmayan binici ise ölüdür. " Uç... Ya da Öl "Çünkü onlar için dokunulmaz ya da özel değilsiniz. Onlar için sadece yemsiniz. "
Olimpos yayınlarıKitabı okudu
Yerinde bir tespit :)
"Ama sonuçta zaman her şeyin ilacı, alınan yaşın da tüm duygular üzerinde özel ve hafileştirici bir etkisi var."
Sevgi aşka dönüşebilir, fakat aşkın gerileyerek sevgi basamağına inmesi söz konusu değildir.
Sayfa 89 - TiyoKitabı okudu
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.