Birçok kişinin ataerkil kültür içinde anladığı haliyle romantik aşk, insanı bilinçsiz, güçsüz ve kontrolsüz bırakır. Düşünürler, bu aşk mefhumunun ataerkil kadın ve erkeklerin çıkarlarına nasıl hizmet ettiğini dikkat çektiler. Söz konusu mefhum, kişinin aşk ve sevgi adına her şeyi yapabileceği düşüncesini destekliyordu: birilerini dövmek, hareketini kısıtlamak, hatta öldürmek ve buna "tutku cinayeti" demek, "o kadını o kadar çok seviyordum ki öldürmeliydim" diye kendini savurmak... Ataerkil kültürde aşk, sahip olma kavramı ile, tahakküm kurma ve boyun eğme paradigmaları İle bağlantılıydı; İşte bu paradigma dahilinde, bir kişinin aşkı, sevgiyi vereceği ve diğerinin de alacağı var sayılıyordu.
"Ne zaman bir fedakarlık ya da görev uğruna görev yapma hikâyesi okuyup duyduğunda, onu parçalara ayırıp altındaki gerçek güdüyü ara. Her zaman orada olacaktır(insanın içsel efendisinin yani kendi onayının tatmini)."