Bir yazım vardı, yaklaşık 3 sene evvel yazdığım. Altından ismim silinip o kadar kişiye atfedildi ki, artık "anonim" bir hale geldi. Gelsin gelmesine de, neredeyse kırpa kırpa çeyreğini bırakmışlar. Bari bunu yapmasaydınız diyerek yazımın orjinal halini yıllar sonra sizinle paylaşayım. Beynimiz de bir algı var "sapık" dendiği
Niye şaşıralım ki? Etrafınıza bir bakın; milyonlarca, milyarlarca değişik türden, her biri özgün yaşam formu oluşturan ‘canlı varlıklarla’ birlikte yaşıyoruz. Ve özgün yaşam formu oluşturan her canlı varlık varlığını, kendi özelliklerini yitirmeme temel güdüsüyle ‘canlılığını’ koruyarak ve üreyerek sürdürüyor. Her tür bitki; koparılıyor, sararıp
Reklam
‘Atatürk düşmanı bir babanın oğluyum!' Maalesef babam (Allah rahmet etsin) ve çevresi Atatürk düşmanıydı. Ben büyük önder Atatürk’e ilişkin akıl almaz sığ ve adi hikayeler dinleyerek büyüdüm. On iki yaşımdan itibaren de Atatürk’e karşı yapılan bu haksızlıkla mücadele ettim. Burası çok ilginç değil mi? Böylesine yoğun Atatürk düşmanlığına rağmen
Yaşam Türkce
Yaşam Ne söylendiyse sadece dinledik. Başka nasıl yapılmalı kesin bilemedik. Yaşamı görüb de böyle yapdık? İnsanlar konuştu gerçeğe çatdık? Yalnız konuşulur aynı mevzular. Bunu yaparsan olacak budur.
Dialog Türkce
Dialog Nasıl net gözlem yapa biliriz? Olanları bir birinden nasıl ayıra biliriz? Doğru,yanlış nasıl kolay anlarız? Nasıl nura ulaşıb yalnışdan arınırız? Derler insan çözülmez kutu bağlı. Açılmaz bu kutunun hiç bir zaman sırları.
Aliye
İpsiz sapsız bir yer burası. Ama insanları öyle değil. Görülmeyen iplerle birbirlerine bağlanmış gibi hepsi sanki. Nereye çekersen iplerini, hepsi birden oraya hareket ediyorlar... İplerinin başındaysa televizyon kutularıyla bastırılmış, son kullanma tarihleri geçmiş kokuşmuş zihniyetler var. Karşıdan karşıya dahi üç kere sağa bakıp geçerler yani,
Reklam
433 öğeden 231 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.