Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Geçmişin ve geleceğin hapsinden çıkmalı ..
Evet, ayaklarımızda prangalarla yürümüyoruz ama özgür de değiliz. Geçmişten gelen pişmanlıklara ve üzüntülere bağlıyız çünkü.
Biz sırtında çantalarla yaşayanlarız. İçi bizi acıtan anılarla kıran bilgeliklerle ve mahveden tecrübelerle dolu sırt çantalarımız hep sırtımızda. Bazılarımızın yükü de ağır, bazılarımızın yükü daha hafif ama hiçbirimiz tamamen özgür değiliz; çantaları bir kenara bırakamadığımız sürece...
Sayfa 140Kitabı okudu
Reklam
İnsanlar bilgi tarafından, kendimizin çarpıtılmış bir imajı tarafından zapt edilmişlerdir. İşte bu yüzden biz artık özgür değiliz.
ŞEYTANI BİR DE ŞÖYLE DÜŞÜNÜN!
Dinlerde, inançlarda genellikle kötülüğü temsil eden bir figür hep vardır. Çoğu zaman "şeytan" denilir ona. Tüm günahların sorumlusu olarak onu görür insanlar ve "Şeytan beni yoldan çıkardı." derler. Öyle ya Adem ve Havva'yı da cennetten kovdurtan o değil miydi? Peki şeytana farklı bir bakış açısıyla bakmayı denediniz mi
Peki Ya Sürekli “GÖRÜNÜR” Olsaydınız? –
Gyges’in Yüzüğü, Sosyal Medya ve Ahlak Felsefesi Sosyal medya ve artık her adımda bulunan kameralar ile birlikte sanki Gyges’in Yüzüğünün bir versiyonunu takıyoruz gibi. Ama bu sefer bu yüzük bizi herkese görünür kılıyor. Saklanma ihtimalimiz yok. Gelip geçenin göz attığı bir vitrindeymişiz gibi. Yani. Artık bilmeyen yoktur. Dijital çağda sürekli
Çok şey düşünüyorum Kayıp giden benliğimi mesela Kendim olamadığım her anı Sahi ben sadece bu beyaz ekranda mı özgürüm Peki ne zaman ağzımdan çıkan kelimelere dikkat etmem gerekmeyecek ne zaman yanlış bir şey söylemekten korkmayacağım Peki ben ne zaman insanlar ağzımdan çıkan her bir kelimeyi günü geldiğinde kafamda patlacak diye korkmadan söyleyebileceğim O kadar özgür değiliz ki aslında değiliz asla Ben olsaydım yapmazdım demekten yoruldum Dilimin özgür olduğu bir dünyada yaşamak dileğiyle bu hangi dil olursa olsun beni en iyi anlatan şekliyle doğrular olmak zorunda değil sadece benden ibaret ...
Reklam
Aomame konuşmayı sürdürdü. “Fakat konu ister mönü olsun, isterse erkekler ya da başka bir şey, kendi tercihimizi yaptığımızı sanıyoruz, ama aslında hiçbir şeyi tercih ediyor değiliz. En baştan belli olan bir şeyi tercih ettiğimi sanıyoruz belki de. Özgür iradenin var olduğunu düşünmek istiyoruz yalnızca. Arada sırada bu düşünceler geçiyor aklımdan.”
Özgürlük aynı zamanda, korkuyla birlikte yaşamak, korkmak ama yine de yoluna devam etmek demektir. İnsan korkuya yenildiği zaman, eyleme geçmekten ve hayallerinin peşinde koşmaktan korktuğu zaman, özgürlüğünü yitirir. Korkmak normaldir. Ama korkuya teslim olmak, düşünmekten ve soru sormaktan vazgeçmek zorunda değiliz. Ölümü ya da tehlikeyi hatırlamak, özgürlüğümüzü hatırlamak demektir. Bu özgürlüğü kullandığımızı, özgür olma işiyle uğraştığımızı bilmek demektir. Bunun dışındaki her türlü duygu, sahte bir güven duygusudur.
Sayfa 160Kitabı okudu
Bu da özgür ve eleştirel düşünme yetisi ile olası.
...şartların kur­banı olan çaresiz yaratıklar değiliz; gerçekten de, kendi içimiz­deki ve dışımızdaki kuvvetleri değiştirme ve etkileme, bizim üze­rimizde etkili olan şartları, hiç değilse bir dereceye kadar de­netleme gücüne sahibiz.
Sayfa 265 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları.
Reklam
Amerikalı astrolog Alan Leo'nun dediği gibi, "Bizler tümüyle bağlı değiliz,tümüyle serbest de değiliz. Bizler, cehaletimizle sınırlandırılmış ve bağlanmış durumdayız." İnsan bilgeleştikçe özgürleşir. Kaderin örgüsünden kurtulmanın yolu bilgelikten geçer.
Eğer demokrasi özgürlükse neden bizim insanlarımız özgür değil? Eğer demokrasi adaletse neden biz adalete sahip değiliz? Eğer demokrasi eşitlikse neden biz eşitliğe sahip değiliz? Demokrasi ikiyüzlülüktür..! -Malcolm X.
"Sanki geçmişimi bir sırt çantası gibi hep yanımda taşıyordum.Yürürken, otururken,gülerken,koşarken,konuşurken,yerken,içerken,sarılırken,eğlenirken o hep oradaydı;sırtımda.Biz sırtında çantalarla yaşayanlarız.İçi bizi acıtan anılarla,kıran bilgeliklerle ve mahveden tecrübelerle dolu sırt çantalarımız hep sırtımızda.Bazılarımızın yükü daha ağır, bazılarımızın yükü daha hafif ama hiçbirimiz tamamen özgür değiliz;çantaları bir kenara bırakamadığımız sürece..."
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.