Spoiler içerir!
Kitabın giriş bölümünde anlatıcı “O adamın üç fotoğrafını gördüm” diye başlıyor. Üç fotoğraf bu adamın hayatındaki üç dönemini anlatıyor. Birincisi çocukluk. İkincisi gençlik. Üçüncüsü ise yaşlılık dönemidir.
İlki çocukluk dönemi fotoğrafı “Aslında bu çocuğun sırıtan yüzüne baktıkça anlaşılmaz, rahatsız edici bir huzursuzluk büyüyordu içimde,
8/10
“Türkiye’de çocuk yetişen evlerin çoğunda kitaplık yok, mahallelerin çoğunda kütüphane yok…”
Bir insanı dünyaya getirmek, onu dünyaya hazırlamanın çok büyük bir sorumluluk oluşu..
Tek bir çocuk yetiştirme reçetesinin olmadığı..
Çocuk ile güvene dayalı derin bir bağ kurulması gerekliliği..Çünkü güven olmadan özgüven olmayışı..
Özgüven olmadan da bireysel başarının gelmemesi..
Otoriter ebeveynlerin çocuklarının daha karamsar, mutsuz , korkak ve içe dönük oluşu..
Çocuklarla etkin diyalog kurmanın , kitap okumanın kelime hazinesini ve algı seviyesini artırması..
Ödev arttıkça çocukta oluşan başarının azalması..
Kitap anne-babalara yol gösterici bir nitelikte.
Cinsiyetçi iş bölümü konusuna değinmiş olması ayrıca hoşuma gitti. Her ebeveynin hatta öğretmenlerin de okumasını düşündüğüm geliştirici ve verimli bir kitap.
9/10 puan verdi
Bu kitap karşıma çıktığında anladım ki benimle aynı dertten muzdarip başkaları da varmış. Fırsatını bulduğum ilk anda da açtım. Sayfalarını karıştırmaya ve okumaya başladım.
Gerçekten topluma kuş bakışı biraz baksak gözümüze çarpan ilk konulardan biridir belki. En büyük telaşımız çocukların karınlarının açlığı ve bedensel hastalıkları. Bunlar
176 syf.
·
Not rated
Genel itibariyle bilgilendirici bir kitap. Konuların yaşanan örnekler üzerinden anlatılması somutlastirma adına faydalı olmuş.
İleride dönüp hatırlamak için kitaptan çıkardığım birkaç madde şu şekilde:
• Çocuğa farklı deneyimler yaşayabileceği ortamlar sunulmalı.
• Çocuğun her istediği aninda yapılmamalı.
• Cocuk her fikrini ifade edebilmeli,
Kategorisinin en iyilerinden. Nurdoğan Hoca zaten müthiş birikimi ve insanın yapısını en iyi şekilde anlaybilen doğasıyla harika bir öğretmen. Çocuğunuz olmasa bule içinizdeki çocuğu iyileştirmek için bile okuyabilirsiniz. Tespitler ve anlatılanlar o kadar yerinde ve doğru ki okuyanın içine işliyor. Nurdoğan Hocanın daha çok kıymeti bilinmeli....
Elinizdeki kitap size çok güzel bir haber veriyor: Yaşı kaç olursa olsun, bir insanın, dolayısıyla çocuğunuzun da, özgüveni geliştirilebilir. Bir başka güzel haber ise bunun nasıl yapılacağına dair yöntem, yaklaşım ve önerileri bu kitapta bulabilirsiniz.
Bütün ebeveynler sağlıklı, mutlu ve özgüvenli çocuklar yetiştirmek ister. Ancak zaman içinde, çocuklarımız öyle şeyler yaşar, öyle durumlara maruz kalırlar ki özgüvenlerini yitirebilirler. Peki biz ebeveynler buna nasıl engel olur, çocuklarımızın gerçek ve kalıcı bir özgüven kazanmasını nasıl sağlarız?
Bütün çocuklar dünyaya eksiksiz bir özgüvenle gelir. Bu özgüven gerileyebilir, engellenebilir veya geliştirilebilir. Elinizdeki kitap "Özgüven sabit midir, değil midir?" “Çocuğumun özgüvenini engelliyor muyum, yoksa geliştiriyor muyum?”, “Yeterince iyi bir ebeveyn miyim?”, “Çocuğumun her sorusuna cevap vermeli miyim?”, "Benim çocuğumun özgüveni ne durumda?" gibi hepimizin aklına gelen soruların cevaplarını bulabileceğiniz bir rehber niteliği taşımakta ve çocuklarınıza nasıl destek olabileceğinize dair uygulanabilir ebeveynlik stratejileri sunmaktadır.
Özgüvenli çocuklar yetiştirmenin yolu aynı zamanda özgüvenli bireyler olmaktan da geçer. Bu nedenle, elinizdeki kitapta çocuklarımızın sağlıklı ve kalıcı bir özgüven kazanması için aktarılan yaklaşım ve stratejiler, yetişkinler için de geçerli, yetişkinlere de rehber olabilecek niteliktedir.