Neydik ne olduk diyor kitabın bir yerinde Yavuz Bahadiroğlu..
Tarihi hele ki Osmanlı tarihini hep çok sevmişimdir. Osmanlı zaten güzel Yavuz hocanın kalemi de güzel öyleyse kitap bir çırpıda okunur ki okunuyorda.
Kitaba gelecek olursak daha önce Osmanlı tarihi okuması yapmamış birisi için güzel bir başlangıç kitabı olabilir. Zira anlatımı oldukça basit ve hikayeler üzerinden dersler çıkarılıyor. Benim gibi Osmanlı'yı bir çok yönden bilenler için biraz sade kalabilir. Lakin okurken yine de keyif alacak ve ah Osmanlı demeden geçemeyeceksiniz.
Kitapta konu başlıkları çok güzel ayarlanmış. Ayrıca konuyu o kadar dikkat çekici anlatıyor ki sonunu nereye bağlayacak diye bekliyorsunuz. Sonunu ise anlatım üzerinden çıkaracağımız derse getiriyor. Padişahların bazı önemli olayları, Osmanlı gelenek ve görenekleri, insana, hayvana, bitkiye dahi gösterilen incelikler, Avrupa'lı gazeteci, siyasetçi, bürokratların dahi Osmanlı zerafetini nasıl anlattıklarına şahit olacaksınız.
Bir zamanlar Avrupa'nın özendiği, hayranlıkla anlattığı bir milletken şimdilerde özenen taraf biz olmușumuza çok güzel değinilmiş. Biz geçmişimizin izlerini takip edersek eski ihtişamımıza yeniden dönebiliriz, Osmanlı incelikleriyle donatabiliriz kendimizi.
Kisaca kitabı okuyun.
Osmanlı'yı anlamayan ya da anlamak istemeyenlere güzel bir cevap bu kitap.
Hiç Özlenmez mi o günler?
Ah be Osmanlı ne çok özledik seni..
Mario Levi ile. Sanki kolkola gezdik İstanbul’u.
Her semtin kendine özgü kokusunu anlattı o kokuyu duymaya çabaladım. Hikayelerini anlattı denk geldiğimiz fotoğrafların. Her fotoğraf
