Biliyorum ki, Efendimize aziz bir komşu olan Mustafama layık
olmanın yolu budur.
Bu nedenle de ömrümü bu şekilde tamamlamak için seccademi
gözyaşlarımla sulayarak, Rabbime yalvarıyorum.
Ve her an kapımı açacak o esrarengiz misafirimi bekliyorum.
Gel artık Azrail meleği...
Ne olursun gel...
Çok bekletme, götür beni hasretlime...
Dinsin şu içimin yangını...
Çok özledim...
Ölürcesine...
Yüzüme bir daha çiçekli masa örtüleri sermeyeceğim.
Sokakta kuş ölüsü bulmuş çocuk gibi ağladım.
Söz dedim, söz verdim.
Ruhumu gömdüğüm yer hala belli.
Güneşi özledim, sonra seni
Keşke gölgesine razı bir fesleğen olaydım
Sevmeyi özledim biliyor musunuz? Kayıtsız şartsız bir gülüşü. Olur olmaz yerde ağzıma bir öpücüğün konmasını. Bir doğruya sevinmekten çok bir saçmalığa gülümseyebilen hoşgörüyü.