önceki kitabındaki konu devam ediyor, kitabı okumuyor sanki beraber yazdık. Ahmet Batman'ın kitaplarını belki daha önce okusaydım bugün daha farklı olabilirdi. Yazarın sonsözünden anladığım kadarıyla devamı gelecek gibi, inşallah bundan sonrakinde konu biraz daha değişir ve ayrılık-özlemek dışında güzel anılarını da paylaşır okurla.
Beni derinden etkiledi bu eşsiz ve muazzam kitap!
Ah be Tezer, zorunda mıydın bu kadar içten ve bu kadar şiirsel bir dille yazmaya?
Kelimelerin diyorum; onlar, haykıran edebi can taşıyan kelimelerdir.
Franz Kafka- Pevase vs.... Ne kadar da güzel işlemişsin dizelere.
Bir varoluş manzarasını, yaşantısını, her şeyini tattırdın bana.
Ve neden intihar ettin?
Daha, benle sen kırmızı şarap içip otel odalarında sevmelere dalacaktık.
Sen hem Türk Edebiyatının gamlı prensesi...
Hem de benim hayatımın Edebiyat Kraliçesi...
Seni seviyorum desem az söylemiş olurum.
Seni çok seviyorum oysa ki ben...
Ve hemen diğer kitaplarında seni daha iyi tanımak için onlara koşacağım.
Ama bir müddet sonra.
Seni özlemek gerek.
Çünkü, sana daha iyi bir sevgiyle yaklaşıp sana daha çok bağlanmak istiyorum. :) <3
Tarihle harmanlanmış güzel bir gastronomi romanı. Pir-i Lezzet diye bilinen aşçıbaşının Topkapı Sarayı'nda başlayıp İskenderiye'de devam eden ustalaşma öyküsü ile beraber aynı zamanda sevdiği kadın Kamer'e kavuşma serüveni de beraber gelişen baharatların, lezzetlerin, yıldızların ve kitapların peşinde geçen bir mutfak hikayesi. Tarihle, lezzeti harmanlayan mutfağı ele alan bu romanı tarihe meraklilar ve lezzet tutkunları mutlak okumalı. Tavsiye olunur.
KİTAPTAN:
...
Hayatı boyunca özleyecek bir şeyi ya da kimsesi olamayan, neredeyse geçmişsiz bir kız çocuğu için ”özlemek” denen şeyin ne kadar nadide bir duygu olduğunu çok geç anlayabilecekti Aşçıbaşı…
Öyle sermestem ki idrâk etmezem dünya nedir,
Men kimem, sâki olan kimdir, mey-i sahbâ nedir?
Adı üstünde, Darü’z-Zevk, bir insana yeryüzünde yaşayabileceği tüm zevkleri tattırmak için hizmet veren bir yerdi.
...
Nazım gibi bakmak, Nazım gibi gülmek, Nazım gibi susmak, Nazım gibi özlemek, Nazım gibi kokmak, Nazım gibi beklemek mahpus damında ve ölmek Nazım gibi öylesine...
Ülkemin değil, kişilerin kurbanı Nazım. Memleketine hasret bırakılan Nazım.
Yazdıklarının güzelliği, nedeniydi özlemi...
Ah Nazım...
Güzel Nazım...
Helâk oldum bilince seni, diğerleri gibi.
Bu vatanı seviyorum karış karış, geziyorum ayırmadan sağı solu, doğuyu batıyı senin yerine...
Bil ki içimdesin en güzel yerinde kalbimin...
Her gönül bir tek sevgiliye dönüktür aslında lakin kıblesi yanlıştır bulduğunu sandığı şey gerçekte aradığı değildir. Kimisi bir gül yüzlü güzele meftun, kimisi bir ceylan bakışlıya mecnundur, bazısı dünyaya kanmış, bazısı mala mülke aldanmıştır oysa. Her biri bir sevgili tarafından sınanmıştır. Mevlana'nın bu güzel sözüyle başlamak istedim incelemeye.
Elif'e Aşık Hikmet'in hikayesi... Aşkı , yalnızlığı, hasreti, kavuşmayı ve gerçek Aşk'ı hayallerinden kağıda döktü yazarımız ya da şairimiz..
Şiirleri okurken kalp atışlarımın hızlandığını, gözlerimin buğulandığı anlar oldu öyle ki keşke bu şiirlerden bir tanesi bana yazılsaydı dedim :) bence şiir yazmak sevdikten sonra ayrılıkta duyduğun özleme dayanır. Ve o zaman düşüncelerin ve özlemin kağıda dökülür. Yazmak için değil yaşamak ve tekrar özlemek için yazılır. Canın sıkıldığında yürümek gibidir sevmek... Ayakların seni O'na götürür tıpkı aklın gibi...Sevmek küçük bir sandal gibidir ayrılıksa okyanus.. Sen o sandalın üzerindeyken ayrılık seni ordan oraya sürükler... Ya vuslata erene kadar sabredeceksin ya da kendini ayrılığın kollarına bırakacaksın...
Neyse fazla uzattım ne yapayım şiire dayanamıyorum. Sanırım bir şairle evlenecem :)) Evet incelemeye dönersek kitabı beğenerek okudum sizlere de tavsiye ederim.
Gerçek Aşk'ı arayanlar: Seveceksen Allah için seveceksin, Seni Allah için sevdim diyeni seveceksin...
Kısa kısa öykülerin olduğu harika bir eser . Özlemeyi sevdiren sevgili uğruna beklemenin külfet değil bir mükafat olduğunu anlatan muhteşem bir eser...
Özlenen eğer sevgili makamında ise özlemek güzeldir diyor ... yedi güzel adam dan biri
