''Freud'un bir incelemesini hatırlıyorum.Edna S.Histerik burun felci vakası.tavşan taklidi yapması rica edildiğinde bunu beceremiyordu..Bu olay çoğunlukla acımasız arkadaşlarının arasındayken onda büyük endişe yaratıyordu.'hadi Liebchen,bize nasıl tavşan taklidi yaptığını göster bakalım'sonra hiç utanıp sıkılmadan burun deliklerini
144 syf.
6/10 puan verdi
Bazen anlatılan duyguları o kadar net, elle tutulur şekilde hissettim ki.. Rüya, terapi, intihar, polisiye, karmaşa, panik.. doğrusu hepsi vardı.
Şebperest
ŞebperestAhmet Ay · Nesil Yayınları · 201482 okunma
Reklam
Bir deprem sırasında herkesin panik içinde kaçtığı anlarda metanetini koruyabilmesi,dev avizenin toplantı sırasında düştüğünde yerinden bile kalkmayışı, kendisine Cuma namazında suikast düzenlenmesinden hemen sonraki Cuma'ya gelebilmesi Abdülhamid Han'ın cesaretine dair birkaç numunedir.
Sayfa 152Kitabı okudu
Korku beni çaresizlikle dolu bir panik tarafından ele geçirilmiş bir halde bırakıyor... Ciğerlerimin havasız kalması gibi bir panik değil bu, atmosferin kendisinin havasız kalması gibi....
Sayfa 114Kitabı okudu
İşlerin şimdilik böyle işliyor olması, gerçeğin böyle olduğu anlamına gelmez. Buradaki temel konu, bilgisizlik ve bilememektir. Bu bilgisizlik, bizi korku ve endişeye sürükler. Adeta bir panik havası içinde, herkes her an ve her yerde kişisel çıkarlarını düşünmeye, ihtiyaçlarını ön plana almaya çalışır. Böyle bir anlayışa göre (tıpkı hayvanlar aleminde olduğu gibi) herkes (hatta insanın kendisi bile) birbirinin rakibi ve düşmanıdır. Tek hedef her seferinde, kendi payına göz dikebilecek olan bir rakibi yenmek altetmek ve kendini kabul ettirmektir. Bu nedenle hep gizlenmek, olduğundan farklı davranmak, aldatıcı olmak, yalan söylemek, gizli planlar yapmak zorunda hissederler insanlar kendilerini. Çünkü samimi içten, açık dürüst olmak, vermek, sevmek, birinin iyiliğini istemek gibi eğilimler, insanı zayıflatır, rakibe karşı açık verdirir. Ve yenilgiye hazırlar. Aslında içimizdeki evrensel öz, bizde bu gibi özelliklerin oluşmasını sağlıyor. Yani herkesin içinde böylesine dışa açılma arzusu ve deneyimi var. Ama korktuğu, kimselere güvenemediği e kendisini yalnız hissettiği için bu yöntemi hep baskı altında tutmaktadır.
Gecenin bir yarısı ,nedensiz yere terleyerek uyanmıştı.Oysa ki odası Aralık ayının soğuk ayazı ile doluydu.Akşam şömineyi yakmaya erindiğini anımsadı.Nefes alışverişlerinin düzene girmesi için yavaşça yatağının için de oturmak üzere doğruldu.Şimdi uykusu açılmaya ve odasında olmasının bilincine varıyordu ki karşısında ki gölgeyi fark etti.Zifiri karanlık olmasına rağmen göz göze geldiklerinin farkına vardı.Bir an ne yapacağını şaşırdı.Evde yalnız olduğu düşüncesi, hızla beynine kurşun gibi çarptı.Gölge sadece nefes alıyordu hırıltılı sesi de bir şekilde ona eşlik ediyordu.Ne yapması gerektiğine bir türlü karar veremedi.Bağırsa kim sesini duyacaktı,şehir dışında birbirine uzak olan bir kaç villanın tam ortasındaydı.Keşke ,Murat'a bu kadar kızgın olmasaydım şimdi apartman dairemizde sıcacık yatağımızda güven içinde uyuyor olurdum ,diye düşündü.Birden panik olmadığını ve korkmadığını fark etti,bu daha çok dehşete düşmesine sebep oldu.Gölge yatağın ayak ucun da hiç hareket etmeden onun ilk hamleyi yapmasını bekliyor gibiydi.Aradan kaç saniye geçti bilemedi,gölge ona doğru bir iki adım atınca gayri ihtiyari olduğu yerde büzüldü.Saçlarının çekilmesi ile ,gözyaşları yanağından akmaya başladı,bu gerçek olamazdı,kesinlikle rüyadayım diye düşünürken; gölge kulağına doğru eğilip,"Bunca yıl sonra sana kendimi hatırlatmaya geldim,eminim sana yaşattığım her anı özlemişsindir," dedi....
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.