Taşra
- Küçük bir taşra kasabasında doğan kişi, daha çocukluğunda,
kafası gelişime düşman insanlarla çevrili bulur kendini. Sanata ilgi
duyarsa yaşıtları onu efemine sayarlar. Kendinden büyük olanlar da
ona ahlak dışı biri gözüyle bakar.
Bertrand Russell
Sayfa 118 - ADAM yayınları, 1995Kitabı okudu
#okumak
İki yıl önc,e bir İstanbul gazetesinde aşağı yukarı şu haber yer almıştı:
- Genellikle halkın kitap okumadığından sızlanılır. Aslında halk
değil aydınlar, az mı az, dahası hiç kitap okumazlar. İngiltere'de yapılmış
çok çarpıcı ve erkekler için utanç verici bir araştırma sonucunu
da bildirelim : "Kitapların % 56'sını kadınlar satın
Sayfa 117 - ADAM yayınları, 1995Kitabı okudu
Oblomov
OBLOMOV.
Rus yazarı İvan Gonçarov'un (1812-1891) okurlara parmaklarını
yedirten romanı.
Lenin, Oblomov tipi için şöyle demiş :
- Rusya üç ihtilal geçirdi, ama yine de Oblomov'lar kaldı.
Çünkü Oblomov'lar yalnız derebeyleri, köylüler, aydınlar arasında
değil, işçiler, komünistler arasında da vardır. Toplantılarda, yarkurullarda
nasıl çalıştığımıza bakarsanız eski Oblomov'un içimizde olduğunu
görürsünüz.
114
OBLOMOV'u Türkçe'ye 1967 yılında Sabahattin Eyuboğlu ile
Erol Güney çevirmiştir.
Sayfa 114 - ADAM yayınları, 1995Kitabı okudu
Neyzen Tevfik
Münir Süleyman Çapanoğlu da onun esrar düşkünlüğüne değinir
:
- Ben onun sokaklarda, çingene çadırlarında yattığını, esrar kahvelerinde
kabak çekip dalgadan dalgaya düştüğünü çok gördüm.
Ne var, Neyzen bu esirginliklerinden hiçmihiç utanmaz. Haşan
Ali Yücel bir gün sıkıntı içinde olduğunu sandığı Neyzen'e biraz
para vermek ister. Ama tokgözlü Neyzen :
- istemem. Mataram ağzına kadar rakı dolu.
- Utandırdın beni.
- Utanma hoca, utanma. Utanmayı unut ki rahat yaşayabilesin.
Bak ben kimseden utanıyor muyum? Benim bu halimden varsın başkaları
utansın.
Geçen gençlik günlerine yanmayan
Yok gibidir, bense bakar geçerim,
Yoku vara, varı hiçe gömerek
Her solukta bir gam yakar geçerim.
Durulmadı gitti belirsiz başım
Kardaşımdarı başka herkes kardaşım.
Kader, zaman, keder, hicran yoldaşım
Dertli ırmak oldum, akar geçerim.
Sayfa 106 - ADAM yayınları, 1995Kitabı okudu
Yeats 1939'da ev deyip benimsediği bir büyük kulede otururken
ömür dersini bütünlemiş.
Sayfa 102 - ADAM yayınları, 1995Kitabı okudu
Samih Rifat
Yakacık bana geçen gün Simurg yönetmeni olarak bizim evi şenlendiren
Samih Rifat'ın büyük bhbası şair Samih Rifat'ı anımsattı.
Onun "Yakacık'ta Bir Akşam" adında bir şiiri vardır. Şairimiz onu
Kurtuluş Utkusundan doğan bir sevinçle yazmıştır. Bütünü de Gazi
Mustafa Kemal'e bir övgüdür. Bir saygı duruşudur.
Şiir şöyle
Sayfa 96 - ADAM yayınları, 1995Kitabı okudu