Grup Dinmeyen
Kavganın ortasında yapayalnız kalsan da Yılgınlığa kapılıp köreltme yüreğini Sen tarihin oğlusun yasadın onbin yıldır Yitirip inancını, kaybetme direncini. Spartakus'ün köle ordusunda neferdin Paris barikatında umut oldun direndin Afrika'da zenciydin, Panco Villa'yla köylü Ernesto'yla Castro'nun bağımsız Küba düşü.
Paris'in kent manzarasından silinmelerine karar verilmişti. Sosyal yardım örgütü, aynı zamanda kentin doğru dürüst bir görünümde olmasıyla da ilgilenen ve düşünülebilecek en resmi nitelikteki sosyal yardım örgütünün ilgilileri, polisle birlikte Rue Monge'a geldiler, tek istedikleri, yaşlı adamları yaşama geri döndürmek, dolayısıyla da yaşama hazır olsunlar diye önce yıkayıp paklamaktı. Marcel yerinden kalkıp onlarla birlikte gitti, çok sakin bir adamdı, birkaç kadeh şarap sonra bile hâlâ bilge ve uysal kalabilen bir insandı. Gelmelerini o gün büyük bir olasılıkla hiç umursamamıştı, belki de caddedeki iyi yerine, metronun sıcak havasının mazgallardan dışarı çıktığı yere geri dönebileceğini düşünüyordu. Ama kamunun esenliği için yapılmış olan, içinde çok sayıda duşun bulunduğu yıkanma salonunda sıra Marcel'e de geldi, onu duşun altına soktular ve duş hiç kuşkusuz ne fazla sıcak, ne de fazla soğuktu, ama Marcel yıllardan beri ilk kez çıplaktı ve ilk kez suyun altına girmişti. Daha kimse durumu kavrayıp yardımına koşamadan düştü ve hemen oracıkta öldü. Ne demek istediğimi anlıyor musun! Malina, biraz ne yapacağını şaşırmış gibi bakıyor, oysa ne yapacağını asla şaşırmaz. Bu öyküyü anlatmayabilirdim. Ama duşu bir defa daha hissediyorum, Marcel'in üstündeki neleri yıkamaya hakları yoktu, bunu biliyorum. Eğer bir insan kendi mutluluğun buharları arasında yaşıyorsa, eğer bir insanın "Allah sizden razı olsun"un dışında söyleyecek pek sözü yoksa, o zaman o insanı yıkamaya kalkışmamalı, o insan için iyi olanı o insanın üstünden yıkayıp akıtmamalı, birini olmayan bir yaşam için arındırmaya kalkışmamalı.
Reklam
Uluma (Howl)
“Uluma” (Howl) sadece Beat edebiyatının değil, o güne kadar yazılmış tüm lirik edebiyatın en gaddar dille yazılmış ancak bir o kadar da etkileyici, gözlerimizi kimi zaman yuvalarından çıkaran, kimi zaman ise yaşlarla dolduran şiiridir. Uluma terbiyesizce yazılmıştır, bir Columbia Universitesi mezununa hiç yakışmayacak cinsten dizelerle doludur,
88 syf.
10/10 puan verdi
Chopin'in müziğinin kaynaklarından yararlanışı, onun vatanseverliğini açıkça haykırışına ve ulusal özgürlük çağrısına bağlıdır. Pek çok yapıtında var olan keder duygusu bile salt kişisel bir keder değil, bir ulusun çektiği acının bilincidir. Chopin ile müzik, ilk defa, özgürlüğü uğrunda savaş veren, ezilen bir ulusun anlatımı haline gelir.
Chopin Üzerine Notlar
Chopin Üzerine NotlarAndré Gide · Can Yayınları · 201199 okunma
Düş gibi ve gerçekten tinsel bir oda, hafif pembe ve mavi bir havası var. Pişmanlık ve arzu kokan tembel bir banyoda yıkanı­yor burada ruh. Tanyeri gibi bir şey bu, mavimsi, gül kurusu; güneş tutulurken görülen şehvet düşü. Eşyaların biçimleri uzamış, bitkin ve hantallaşmış. Düş görüyor gibi bir hali var eşyaların; bitki ve maden gibi uyurgezer bir yaşamları var sanki. Kumaşlar sessiz bir dil konuşuyor, çiçekler gibi, gökler gibi, batan güneşler gibi.
Barbarlar Gerçek'se sıkıntı yok.
Heine, 1856 yılında, Paris'te, ölümünden iki hafta önce yazdığı "For Mouche" adlı şiirinde gördüğü rahatsız edici bir düşü anlatır. Heine düşünde, açık bir lahitte yatan bir ölü görür (ölü, kendisidir); etrafı heykel kırıklarıyla doludur. Lahit hem klasik mitolojiden hem Eski Ahit'ten sahnelerle bezenmiştir. Birden tartışan sesler sükuneti bozar: Ah, hiç bitmeyecek tartışma. Gerçek atışacak hep Güzellik ile. Insan ruhu daima bölünecek Iki yarıma: Yunanlar ve Barbarlar.
Reklam
59 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.