Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Meltem Parlak Aydın

312 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
#okudumbitti #açlık İnsan açlığa birkaç gün dayanabilirse de sokakta kalmak felaketti. Serinin üçüncü kitabı biraz daha canlandı sanki. İlk kitap zaten muazzam ötesi bir şeydi ama ikinci kitapta ben bir duraklama dönemine girdim. Açıkçası üçüncüye başlarken de elimde süründürürüm gözüyle başlamıştım ama bir solukta bitti. Çok çok güzeldi. Burda Musa artık öğretmen okulundadır. Ablasının çalıştığı yere gidip ordan da Istanbul'a geçiyor ama sonrasında ne yazık ki okuluna dönemiyor. Çünkü parası yok. Ablası para yolluyor aslında ama Musa'nın eline geçmiyor. Eh bundan sonrası tam bir sefalet. Knut'un Açlık kitabı ile eş zamanlı okudum bunu. İkisi de aynı yollardan geçiyorlar ve bunlar gerçek bir de kurgu da değil yani. Hele de o Gülhane, Sultanahmet taraflarında Musa'nın yaşadığı şeyleri okudukça ürperdim. Gezdiğim bildiğim mekanlarda bir zamanlar koskoca yazarın böyle sefalet içinde kalması beni çok üzdü. Okunması gereken bir yazar ama ne yazık ki çok ön plana gelemiyor bir türlü. Bazı başkalarında da sorun var yayinevi neden bakmıyor buna da bilmiyorum. Bulursanız okuyun kesinlikle. #parlakmeltemkitapligi #türkedebiyatı #like #kitap #kesfet
Açlık
AçlıkHasan İzzettin Dinamo · Tekin Yayınevi · 2021185 okunma
Reklam
303 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Çocuklara işkence çektiren bu düzeni sevmekten ölünceye kadar kaçınacağım. Yazardan okuduğum ikinci kitap. İlk Yabancı kitabını okuyup kalemi ile tanışmıştım. Onu da ilkin yarım bırakıp daha sonrasında tekrar başlayıp bitirmiştim. Veba'yı ise genel anlamda sevdim. Okuması güç bir eser değil ama çok kolay okunan bir eser de değil bana göre. Yani kendince bir durağan gidişi var yer yer. Günün birinde şehri fareler istila ediyor. Yani her yerden çıkıyorlar her yerdeler ve ölüler. Başta bunu ciddiye almıyorlar ama ölü fare oranı artınca şehirde bir salgının baş gösterdiğini anlıyorlar: Veba. İnsanlar bunun veba olduğuna inanmak istemiyor. Yirminci yüzyılda veba mı kaldı kafasindalar. Hastalık hızla yayilmakta ve farelerin yanında insanlar da patır patır ölmekte. Yer yer hızını kesse de bitirince sevdim kitabı. Okumayan varsa bence okusun. Sonları daha da hüzünlü ve sona geldikçe daha da güzelleşiyor kitap.
Veba
VebaAlbert Camus · Can Yayınları · 202020,1bin okunma
331 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Asıl körlük, umudun tükendiği bu dünyada yaşamaktı. Uzunca zaman okumaya çekindiğim bir kitaptı. Söz konusu #josesaramago olunca okumaya biraz çekiniyorum ben. Ama Körlük çok çok güzelmiş gerçekten. Ve oldukça da akıcı bir kitap. Övüldüğü kadar varmış yani. Trafikte giderken aniden direksiyon başında kör olan bir adamla başlıyor kitap. Öyle bir körlük ki her yer beyaz, aniden kör oluyorsun sonra bir başkası sonra sonra derken salgın çıkıyor. Kitapta olayın gectigi yeri bilmediğimiz gibi karakterlerin adını da bilmiyoruz. Yazar isim verme gereği duymamış. Yaşlı adam, doktor, doktorun karısı, koyu renk gözlüklü kız ve daha buna benzer isimlerde görüyoruz insanları. Okurken bazı yerler midemi bulandırdı açıkçası. Kadını cinsel obje olarak gören zihniyetleri bir çuvala koyup boğmak istedim. İğrençtiniz gerçekten. Devamını da en kısa zamanda okuyacağım.
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
435 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Zengin olsan ne yapardın, Maksımiç? Kitap satın alırdım. Ah canım Gorki'm benim. Serinin ilk kitabını 2017 senesinde okumuştum. Yazarla tanışma kitabimdi. Hem çok sevmiş hem de çok uzun bir süreçte okumuştum nedendir bilinmez. Sonrasında ise seriye devam edememistim bir türlü. Şimdilerde ikinci kitabı okudum ve yine çok çok sevdim. Olaylarda öyle hızlı bir akış yok ama Gorki'nin kendine has o zarif satırları sizi alıp götürüyor. Hele de kitaplar ve okumak üzerine olan bu kitaptaki cümleler çok çok iyiydi yaa. Aleksey artık büyümüştür ve para kazanacak çağa gelmiştir. En zorlu işlerde çalışıyor. Her türden insan tanıyor. Bu süreçte de kitapların o gizli sayfalarında ne güzel dünyalar olduğunu keşfediyor. Okuma aşkı ile yanarken etrafındaki insanlar adeta dalga geçiyor onunla. Çalışıp para kazanmak varken kitap okumak niye tabi değil mi? Kitap karın mı doyurur oysa. Bu kafadaki insanları bir kavanoza koyup denize sallayasim geliyor ya neyse.
Ekmeğimi Kazanırken
Ekmeğimi KazanırkenMaksim Gorki · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20186,7bin okunma
325 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Eğer akıllıysan sohpet edecek bisürü arkadaşın olur ve hep öyle yapayannız kalmazsın. Bu kitabı o kadar kimse oku demişti ki dönüp bakmamıştım bile. Sonra dijitalden denedim aman deyip bıraktım. Eşim özel eğitim öğretmenliği okuyor ve hocalarından biri önermiş bu kitabı. Canım @kitapkurdunezo ablam da okumamız için yolladı ve ben de kitabı bulmuşken oku artık Meltem dedim. Ve dedikleri kadar varmış evet. Ahh önceden okusaydım... Kitaba başlangıç yaptığımda yanlış yazılan şeyleri görünce Allah Allah edit mi yapılmamış falan dedim. Konuya bakmamıştım çünkü. Oy canım Charlie! Onun başından geçenleri okuyoruz ama aynı zamanda da çok şey öğreniyoruz. Zekası kıt olan insanları kendimizden nasıl aşağı görüp dalga geçtiğimizi, zekası bizden yüksek olan insanlardan da nasıl korkup toplumdan dışladığımızı gösteriyor bu kitap. İnsanlar kusurlu ise bunu kendileri seçmiyor. Seçme şansımız olsa idi hepimiz dört dörtlük olmak isterdik ama hiçbirimize seçme şansı verilmedi. Charlie 32 yaşında fırında çalışan ve zekası düşük birisi. Kendisini denek olarak seçiyorlar ve onun üzerinde deneyler yapıyorlar. Charlie bunların hepsini gün gün yazıyor. İlerleme raporu diyorlar buna da. Deney başarılı olursa Charlie artık çok akıllı biri olacak. Peki ya başarısız olursa ? Bu kitabı kesinlikle okuyun.
Algernon'a Çiçekler
Algernon'a ÇiçeklerDaniel Keyes · Koridor Yayıncılık · 201515bin okunma
Reklam
78 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Ateşim olsun da dumanlı olsun, ekmeğim olsun da samanlı olsun. Yazarın öğretmenlik yıllarından kalma öyküler. Gittiği köylerde gördüğü ve köylülerle yaşadığı konuları öykü olarak sunmuş bize. Her bir öykünün konusu ayrı yürek burkuyor. Tamam o zaman daha da bilinçsiz bir halk vardı diyor insan ama günümüzde de o dönemi aratmayan şeyleri görünce üzülmeden edemiyorsun. Köylünün öğretmene ve okumaya yönelik bakışı içler acısı halde. "Ben Allah'a söz vermişim Kur'an öğrenecek" diye çoğu köylü çocuklarını okula salmiyor. Oysa Kur'an da öğrenir normal okulunu da okur ama insanlar öyle sığ ki bunlar cidden yaşandı mi ya demeden edemiyorum açıkçası. Köylere gidip vaatlerde bulunup sonrasında yoksul köylüye sırt çeviren mi dersin, hacıyla hocayla iş çözmeye çalışan mi dersin ne arasan var. Okurken ister istemez bir yükseliyor insan. Yazarın kalemini çok sevdiğim için bu kitabını da çok severek okudum.
Kuru Sevda
Kuru SevdaMahmut Makal · Varlık Yayınları · 196454 okunma
187 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 saatte okudu
...bu halkın yüzde sekseni hasta. Ya ruhsal ya bedensel, mutlaka bir yeri arızalı. Neden bu? Yoksulluktan, ağır yaşama koşullarından. Canım #talipapaydın kaleminle çok geç tanıştım ama tanışınca da #türkedebiyatı alanında en sevdiğim yazarlardan biri oldun. Hele de köyü ve köylüyü anlatan yazarları ayrı bir seviyorum. Garip Osman, Ağ Osman ah ah... Tütün diye diye kendini heder etmeye değer miydi? İnsan yoksulsa, alım gücü yoksa kendini böyle paraliyor işte. Bir kesim zenginliklerine zenginlik katıyor ama diğer kesim de yoksulluklarına yoksulluk katıyor (yoksulluğa itiliyorlar) Onca çalışıp çabalamaya hak edilen değer verilmiyor Osman ne yapsın delirmeyip de? Dönemin şartlarına bakınca yine eğitimsizlik söz konusu. Bir kesim yine ne yazık ki hacılar hocalar iyi eder hastamızı kafasında. Hekim kim ki? Para alıyor doğru, neden götürsünler. Köyden şehre varmak zaten zulüm ama eski kafalılık da hüküm sürüyor iste. Çok güzeldi. Çok beğendim. #parlakmeltemkitapligi #keşfet #like
Tütün Yorgunu
Tütün YorgunuTalip Apaydın · Cem Yayınları · 1981142 okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
·
33 saatte okudu
Nobelli yazar #knuthamsun 1920 yılında bu ödülü almış. Kendisi Norveçli. Açlık kitabı şöhreti yakaladığı bir eser. Yazarın kendi hayatından da izler taşıyan bir kitap. Kitaptaki karakterin bir adı yok. İsim vermeyi uygun görmemiş herhalde ama ben kendisine Gurur ismini verdim. Kitabın bir yerinde de "Fazla gurur insanı öldürür" diyor Hamsun. Oldukça doğru bir söz ama kendi hayatına bunu geçirememiş ne yazık ki. Açlığın dibini de görse kimseye el açmıyor ya da çok farklı şeylerden bakıyor olaya. Başlarda gayet iyi olan durumu sonra kötüye gidiyor. Nereye başvuru yapsa iş bulamıyor ne yazık ki. Sürekli makale yazıyor geçinmek için ama kimisi kabul görüyor kimisine çöp deniyor. Günlerce açlık çekiyor. Üstü başı sefillik içinde. Böyle bir halde iken gururu yüzünden abuksubuk davranıp duruyor. Bu durumlara çok kızdım aslında. O an yardıma muhtaçsın ve bırak da insanlar sana yardım etsin. Bugün bana yarın sana olarak bak olaya diye diye okudum ama onun duygularını anlamak için aynı durumda olmak gerek diye düşünüyorum. Damdan düşenin halini damdan düşen anlar hesabı. Kitap sular seller gibi akıyor diyemem ama durağan da değil. Orta akışta kendini okutan güzel bir eser. Bir adamın dibe batıs hikayesi de denebilir. O açlığı okuyucuya hissettiriyor resmen. Okumayan varsa okusun bence en yakın zamanda.
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Kapı Yayınları · 202428bin okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
·
20 günde okudu
Savaş ve Açlar'ın devamı olan Öksüz Musa'da da yine yazarın hayatından izler var. Musa aslında yazarın kendisi. İki ablası ile birlikte hayatta kalma mücadelesi veriyor adeta. Samsun Darüleytamda başlayan mücadele Istanbul'a kadar uzanıyor. Yine savaş yine açlık. Başlarını sokacak daimi bir dam yok, midelerine doğru dürüst bir lokma aş girdiği yok. Kurgu olsa keşke dedirtiyor ama hem Musa hem de daha nice çocuk bunların hepsini bizzat yaşıyor. Başlarında anne baba olmayan yüzlerce çocuğun aç açıkta kalması akıl alır gibi değil. İlk kitabın yeri bende çok ayrı. Bunu da sevdim ama ilki kadar etkili gelmedi bana. Üçüncü kitabı merak ediyorum. Sonunda güzel şeyler olur inşallah. O çocukların hepsinin kurtulmasını umuyorum.
Öksüz Musa
Öksüz MusaHasan İzzettin Dinamo · Tekin Yayınevi · 2017287 okunma
272 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kalbimin istemediği her şey benim için manasız ve lüzumsuzdur. İki aylık bir gelinin anne evindeki yerine soğumadan gelişi herhalde hoş bir şey degil ! Ah canım Ayten insanlara bu kadar kolay güvenmesen keşke. Annesinin rızası olmadan ne yazık ki bir evlilik yapıyor ve 2 ay kadar evli kalıp geri anne evine dönüyor. Hal böyle olunca o eve sığamıyor Ayten. Annesi kucak açmıyor ki ele güne rezil olduk kafasında. Kızın o senin yahu! Ablası ve eniştesi ile beraber yaşamaya başlıyor artık. Ablası kol kanat geriyor Ayten'e. Ama ne yazık ki talihsizliği hiç bitmiyor. Karşısına bir başkası çıkıyor bu seferde. Öyle böyle derken olaylar çok sarpa sarıyor. Ayten'in saflığı beni benden aldı. Bir iki hata edersin de bu sürekli tekrarliyorsa hata değildir artık be yavrum. Yazar bir kadının ordan oraya savrulusu ve yine de bir şekilde hayata tutunmaya çalışmasını güzel işlemiş. Aynı zamanda Ayten üstünden de dönemin insanının kadına karşı yaklaşımını ve kimilerinin ne kadar yalancı ve çıkarcı olduklarını da güzel aktarmış. Genel anlamda sevdim kitabı. Kızdığım tek nokta ana karakterin çok saf olması.
Kızıl Serap
Kızıl SerapBurhan Cahit Morkaya · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023173 okunma
Reklam
216 syf.
·
Puan vermedi
·
16 saatte okudu
Kitap isminden ötürü çok ilgimi çekmişti. Sonra da yazar bize sıfırı da dibi de gördürecek herhalde deyip kendi kendime goygoy ediyordum. Yazarın amacı size verimli bir zaman yaşamanın yolunu göstermek. Elinizde avucunuzda ne varsa harcayın da sıfırı görün demiyor tabii ki. Değindiği noktalar çok güzeldi. Güzel şeyler diyor iyi hoş da yaşam şartları bizi robot haline getiriyor demeden de edemedim açıkçası. Ben hep şu kafada olan biri idim ve yazarın da bunları yazdığını görünce vay be benimle aynı kafadan biri çıktı hee dedim. Ben şu anki yaşımda, şu anki enerjimde gezip tozmayacak, ufkumu gelistirmeyecek, yeni insanlar, yeni kültürlerle tanismayacak, yeni lezzetler tatmayacak isem yani bunları şu anki yaşta yapmayacaksam ilerde yapma fırsatım çıkınca sizce şu yaşımdaki bu heves kalır mı? Bu enerjim kalır mı? Yıllar yılı çalışıp para biriktirmek, hiç ölmeyecekmis gibi sürekli bir şeyleri sıkmak neden? Heveslerimiz varken bütçenin el verdiği boyutta yapmaktan kime ne zarar çıkar? Yazar çevresinden ve kendisinden de örnekler vererek her gelir seviyesinde olan kişilerin hayatı en üst düzeyde yasamasi adına çok güzel yöntemler sunuyor. #parlakmeltemkitapligi #keşfet #like
Sıfırı Görmek
Sıfırı GörmekBill Perkins · Nemesis Kitap · 202324 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
İnsan psikolojik bir varlıktır ve her şeye anlam yüklemek ister. Arayış, bir şeyi aramakla ilgili değildir. Algını ve görme yeteneğini geliştirmekle ilgilidir. Genel anlamda çok hoşuma giden bir kitap oldu. Bu aralar bu türlerde kitaplar oldukça ilgimi çekiyor ve elimden geldiğince de bu türlere ağırlık vermeye çalışıyorum. Yogaya pek ilgim yoktur ama kitabı okuyunca biraz merak duygumu tetikledi. Zihnimi de dinlendiren bir kitap oldu. Yazar kısaca diyor ki ne olursa olsun kendi içinize bakın. Her şeyden önce sen. Bir şeyi dışarda değil kendi içinde ara diyor. Şu sözü öyle hoşuma gitti ki. "İnsanın hatası, mutluluğu sürekli dışarıdan elde etmeye çalışmasıdır. Dışarıyı bir uyarıcı veya tetikleyici olarak kullanabilirsin ancak gerçek olan her zaman içeriden gelir." Huzurlu ve mutlu olursak yaptığımız her şeyden zevk alacağımızı söylüyor ki bu zaten hepimizin bilmesi gereken bir şey. Huzur ve mutluluk, hayatın sonunda elde ettiğin şeyler değil hayatın temelidir. Her bir satırı ders niteliğinde ama tabii anlayana. Ne kadar kitap okursak okuyalım veya ne kadar bu alanda bir şeyler yaparsak yapalım hayata gecirmedikten sonra bir anlamı kalmıyor. Bu türü seviyorsanız bence bu kitabı okuyun. #parlakmeltemkitapligi #keşfet #like #kitap
İçsel Mühendislik
İçsel MühendislikSadhguru Jaggi Vasudev · Libros Kitap · 202436 okunma
171 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Gidiyor musunuz ? Güle güle. Kapıyı iyice kapayın. Sizden üşüdüm... Yazardan okuduğum ilk kitap oldu. Genel anlamda #füruzan 'ın kalemini sevdim. Kitapta 12 öykü var. İçlerinde bayıldım dediğim öyküler de oldu hiç anlamadım dediğim öyküler de oldu. Genele bakınca sevdiğim taraf daha baskın. Öykülerin teması kadınlar, kız çocukları, yoksulluk. Yazardan başka bir kitap daha okumak istiyorum. Bakalım hangi kitabını seçeceğim bu sefer.
Parasız Yatılı
Parasız YatılıFüruzan · Yapı Kredi Yayınları · 20193,698 okunma
376 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Vay canına be! Köpeklerin bile sıtmadan geberdigi bir yerde insan nasıl yaşar? Birinci dünya savaşı dönemini okuyoruz. Osmanlı'nın çöküş dönemleri. Ortalık iyice kızışmış durumda. Eli silah tutan herkesi cepheye çağırıyorlar adeta. Giden gidiyor da dönüyor mu orası işte... Temel Çavuş ve ailesi hayata tutunma çabasındalar. Onlar gibi daha nice aile var. Yüreklerdeki korku hiç gitmiyor ama bir yerden de hayata devam etmek gerek. Tam düze çıktık derken ne yazık ki Temel Çavuşu askere çağırıyorlar. Şakire bir başına onca çocukla kala kalıyor. O kadar acı durum ki. Hep de gariban yoksul ailelerden kimseler gidiyor cepheye. Savaş varsa açlık da olmaz mı? Ortalık kan gölü iken geride kalanların durumu içler acısı. Hele bir de evde birden fazla çocuk varsa. Hangi boğazı nasıl doyurayim diye uykulari kaçan bir anne. Kocasını askere yolladı ama derdi bitmiyor garibanın. Olur olmaz sebeplerden daha yaşı dahi tutmayan Alisini de cepheye yolluyor yüreği zaten yaralı olan Şakire. İşte ondan sonra kolunu kanadını kırıyorlar bu kadının. Öyle bir yoksulluk ki okurken iliklerinize kadar yaşıyorsunuz. #hasanizzettindinamo ilmek ilmek işlemiş adeta. Bu seri zaten biyografik özellikler taşıdığı için yazarın bunca zorluk çekmesi ayrı üzdü beni. Babası ve abisinin başına gelenler, onlar yetmez gibi ardından koskoca ailenin uçuruma sürüklenmesi... Çok çok güzel bir kitaptı. Lütfen okuyun. Aklımdan çıkmıyor o açlık ve sefalet. #parlakmeltemkitapligi #türkedebiyatı
Savaş ve Açlar
Savaş ve AçlarHasan İzzettin Dinamo · Tekin Yayınevi · 20171,311 okunma
108 syf.
·
Puan vermedi
·
31 saatte okudu
Erkekler ruhsuz, kadınlar manasızdı. Birbiri ile bağlantılı öykülerden oluşan bir kitap. Otuzlarin Kadını derken annesinden bahsediyor yazar. Yer yer de kendi hayatından izler var öykülerde. Annesinin başarısız evliliklerini anlatıyor aslında ama o dönemde olan siyasi şeylere de değiniyor. Post modern okumayı seviyorum ama #tomrisuyar Beni çok zorluyor. Kitaba dair detay da giremiyorum o yüzden. Yazarı seviyorsanız okuyun.
Otuzların Kadını
Otuzların KadınıTomris Uyar · Yapı Kredi Yayınları · 20191,172 okunma
887 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.