Temsili demokrasilerde seçilen meclisle halk özgür olduğuna inanmaktadır. Bu vahim bir hatadır. Halk sadece parlemento üyelerini seçerken özgürdür (bu da şüphelidir), üyeler seçilir seçilmez halk onların köleleri haline gelir ve bir hiç olur.
Sayfa 115Kitabı okudu
Kürt Kürt olamıyor yoksa Cumhurbaşkanı bile olur.
Gerçi her dönem parlemento da "Kürt kökenli" milletvekili bulunmuş olsa da, bu hiç bir zaman Kürt kimliğinin politik olarak temsil edildiği anlamına gelmemiştir. Başka bir ifadeyle, Kürtler Kürt olarak değil; ancak Türk -veya Türk gibi- olarak temsil edilme şansına sahip olmuşlardır.
Sayfa 127Kitabı okudu
Asimilasyon, hem bir insanlık suçudur hem de gayri ahlaki bir yaklaşımdır. Bir ülkede sırf bazı toplum kesimlerini parlemento dışında tutmak amacıyla seçim barajlarını oluşturmak ahlakla bağdaşmaz.
Sayfa 23Kitabı okudu
Tesadüfün adamı bir siyasî harekette, yahut Parlemento çatıları altında, sadece harç olmaya mahkûmdur. Ve harç gibi kullanılır: İyi harç veya fena harç!
Sayfa 22Kitabı okudu
…okuyor ve anlıyordu, ama okumak, yani başka insanların hayatlarından betimlemeleri izlemek hoşuna gitmiyordu. Kendisi bizzat yaşamak istiyordu. Roman kahramanının bir hastaya baktığını mı okudu, hastanın odasında sessiz adımlarla dolaşmak istiyordu; bir parlemento üyesinin konuşma yaptığını mı okudu, bu konuşmayı kendisi yapmak istiyordu; Lady Mary’nin atına atlayıp sürünün peşinden gittiğini ve gelinini kızdırıp, cesaretiyle herkesi kendisine hayran bıraktığını mı okudu, bunu kendisi yapmayı istiyordu. Ama yapacak bir şey yoktu ve küçük ellerini kağıt keseceğinin kaygan yüzeyinde gezdirerek kendini daha çok okumaya veriyordu.
Sayfa 133 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Giray Cabagi: 3 mayıs 1882'de Çeçenistan'ın Nasır-Kort yöresinde doğar, Lise tahsilini Viladikafkas şehrinde yaptıktan sonra Petersburg ve Riga üniversitelerinde öğrenimini tamamlar, ziraat mühendisi olarak Petersburg Tarım Bakanlığında görev alır.
Üniversite sıralarında yayın yoluyla milletine hizmete çalışır. Prens Ubtomsky'in Petesburgskya-Bodomosti gazetesinde Çeçenistan'daki Rus görevlerinin baskılarından söz eder. 1918'de kurulan Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti'nin önce Maliye Vekili, daha sonra Parlemento Başkanı olur. 1919'da General Denikin'e yenilen Wassan-Giray Polonya'ya geçer. Buradaki gazete ve dergilerle Rus zulmünden söz eden yazılar yazar. 1938' de Polonya yayın ateşesi olarak Türkiye'ye gelir ve Il. Dünya Savaşına kadar kalır. Bu savaşı fırsat bilerek görevinden ayrılır ve Almanya'ya gider. Alman görüşünün de kendi ideallerine uymadığını anlayınca önce Berlin'de gazete çıkarır, sonra 1949 da Türkiye'ye döner. Çeşitli Avrupa gazetelerine Kafkasya hakkında yazılar gönderir. 1961'de İstanbul'da vefat eder.
