bu kitabın otobiyografik bir kitap olduğunu ve osamu dazai'nin aslında veda kitabı olduğunu bilmiyordum. hikayenin sonunda baş karakter yaşı hakkında bir cümle kuruyordu, "bu sene 37 yaşında olacağım. 'saçlarına aklar düştü' diye insan beni kırkımı geçtim sanıyor. " bu cümleden sonra osamu dazai'nin kaç yaşında öldüğünü merak ettim ve 39 yaşında birkaç başarısız intihar girişimi üzerine sonunda intihar etmeyi "başarmasıyla" öldüğünü gördüm. bütün bunlar bana kitabı anımsattı. sonrasında da bu kitabın otobiyografik bir kitap olduğunu öğrendim zaten. korktum çünkü kitapta kendi zihnimden parçalar gördüğüm oldu ama insanların bu hislere 100 seneyi aşkındır sahip olduklarını düşünmek beni etkiledi.
maske takan insanlar. karşısındaki kişinin umursamayacağı şeyleri kendine dert edinip vicdanını rahatsız eden, kendini baltalayan insanlar. çok fazlayız. bazılarımız iyi, bazılarımız kötü. ama yine de ben bu kitabın baş karakterinin ne insanlığını yitirdiğine ne de kötü bir insan olduğuna inanıyorum. kitabın sonunda söylendiği gibi melek gibi değildi elbette. ama insanlığını tümüyle yitirmiş de değildi.