Ey kardeşim! İyi amellerle kötülüklerden kaçınmak suretiyle kendini o güne hazırla...
Pek yakında kıyamet gününü göreceksin ve pişman olacaksın. Özellikle boşa geçirdiğin günler için üzüleceksin.
Şunu iyi bil ki, sen ölünce kıyametin kopmuş demektir
Ey şu yok olmaya ve zevale mahkûm dünyanın meşgaleleriyle aldanmış kişi! Pek yakında göçüp gideceğin şu dünyayı düşünüp durmayı bırak artık. Düşüncelerini varacağın yere; mahşere ve âhirete çevir. Çünkü herkesin o ateşe uğrayacağı haberi sana gelmiştir. Allah Teâlâ bu hususta şöyle buyurmaktadır:
"İçinizden, oraya uğramayacak hiçbir kimse yoktur. Bu, rabbin için kesinleşmiş bir hükümdür. Sonra biz, Allah'tan sakınanları kurtarırız; zalimleri de diz üstü çökmüş olarak orada bırakırız." (Meryem/71-72.)
Oraya uğrayacağın kesin, ancak kurtulacağın şüphelidir. O halde cehennemin felâketlerini önce kalbine bir hatırlat, belki ondan kurtulmak için hazırlıklara başlarsın!
Merhabalaarr; bugün sizlere Yeşilin Kızı Anne serisinin 4. kitabı ile geldim.
Öncelikle bir şeyden bahsetmek istiyorum, yaklaşık bir aydır bir türlü kitaba odaklanamadığımı fark ettim. Tabii ki bunda en büyük etken tercih süreci, bayram, atamalar, ev bulmaya çalışmalar falan derken bir türlü kitabıma gereken değeri gösteremedim. Zaten kendimi
Şiblî başka bir sefer şöyle demiştir: "Ey her şeyini hiçbir karşılığı olmadan satan! Her şeyiyle hiçbir şey satın alan!" Bazı zamanlar çok telaşlanır, şöyle derdi: "Hasret çekene hüzün duyan yok mu? Yaralı ve hazin kalpten gelen şu iniltiye kulak veren yok mu? Ariflerin kâsesinden içen yok mu? Gafillerin derin uykusundan uyanan yok mu? Ey miskin! Pek yakında geleceksin ve öğreneceksin, örtüler kaldırılacak ve pişmanlığı hissedeceksin. Zikre alışan, zikredilene bağlanan gibi değil- dir."