Hatice GÜVEN

109 syf.
·
Not rated
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu (1937)
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu (1937)Peyami Safa
8.2/10 · 101.9k reads
Reklam
Bilim Tarihi Sohbetleri
Bilim Tarihi SohbetleriFuat Sezgin
8.8/10 · 3,367 reads

Reader Follow Recommendations

See All
Ruh Sağlığı ve Din
Ruh Sağlığı ve DinKolektif
0/10 · 0 reads
Asım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek: İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek. Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar... O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar, Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor! Mehmet Akif ERSOY// Çanakkale Şehitlerine
Reklam
O erler ki, gönül fezasındalar, Toprakta sürünme ezasındalar. Yıldızları tesbih tesbih çeker de, Namazda arka saf hizasındalar. İçine nefs sızan ibadetlerin, Birbiri ardınca kazasındalar. … Ne cennet tasası ve ne cehennem; Sadece Allah'ın rızasındalar. Necip Fazıl KISAKÜREK// O Erler Ki
İhmâli bırak, vecd ile câmîye müdâm ol Allâh’a güven, sa'ye sarıl, hikmete râm ol Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol. Mehmet Fatin BAKİ// Mehmet Akif’e
İhmâli bırak, vecd ile câmîye müdâm ol Allâh’a güven, sa'ye sarıl, hikmete râm ol Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol. Mehmet Fatin BAKİ// Mehmet Akif’e
Dalgın ırmaklarını kuruttum acıların Rengi değişti sevda ikliminin, suların Geçmişini arayan o divane köprüler Akşamın kollarında yıkıldı birer birer Yağmuru anlamayan bulutlar benim değil Günbatımına mahkûm umutlar benim değil Nurullah Genç// Son Yangın
Oysa ben bir akşamüstü oturup turuncu bir yangının eteklerine, yüreği avuçlarımda atan bir can yoldaşıyla dünyayı ve kendimi tüketmek isterdim. Öyle bir tüketmek ki, sonucu yepyeni bir “ben”e ulaştırırdı beni, kederli dalgınlığımdan her döndüğümde. Şükrü ERBAŞ//Ömür Hanım
Reklam
Senin gönlün daima meshur ve musahhardır, Mazursun Sen gamın ne olduğunu hiç bilmedin, Mazursun. Ben sensiz bin gece kan yuttum, Sen bir gece sensiz kalmadın, Mazursun Ahmed Gazali//Mazursun
İnsandır sanıyordum mukaddes yüke hamal. Hamallık ki, sonunda, ne rütbe var, ne de mal, Yalnız acı bir lokma, zehirle pişmiş aştan; Ve ayrılık, anneden, vatandan, arkadaştan. Şimdi dövün Sakarya, dövünmek vakti bu ân; Kehkeşanlara kaçmış eski güneşleri an! Hani Yunus Emre ki, kıyında geziyordu; Hani ardına çil çil kubbeler serpen ordu? Nerede kardeşlerin, cömert Nil, yeşil Tuna; Giden şanlı akıncı, ne gün döner yurduna? Mermerlerin nabzında hâlâ çarpar mı tekbir? Bulur mu deli rüzgâr o sedayı: Allah bir! Bütün bunlar sendedir, bu girift bilmeceler; Sakarya, kandillere katran döktü geceler. Sakarya Türküsü// Necip Fazıl KISAKÜREK
Sen misin yan yana gezemediğim? İnce sitemini sezemediğim, Sırrını bir türlü çözemediğim, İçimdeki çetin sual sen misin? Yavuz Bülent BAKİLER// Sen Misin
197 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.