Pelin

Pelin
@pelinozell
Bu metin İngilizce dilinden otomatik olarak çevirilmiştir. Orjinali Göster
çok kitap az zaman
320 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Sessiz hasta son zamanlarda çok sık karşıma çıkan ve bu sebeple de merakımı uyandıran bir romandı. Hakkında genelde hep iyi yorumlar okuduğum için bir an önce okumak istedim. Kitap, başarılı bir ressam olan Alicia Berenson’ın bir gün kocası Gabriel’i suratında beş el ateş ederek öldürmesini konu alıyor. Alicia kocasını öldürdükten sonra bir daha hiç konuşmuyor ve sessizliğe bürünüyor. Alicia bir kliniğe yatırılır ancak orada kaldığı süre boyunca yine de tek kelime konuşmaz. Yıllar sonra Alicia’nın kaldığı kliniğe geçiş yapan psikoterapist Theo Faber, Alicia’yı konuşturmayı başarabileceğine, onunla iletişim kurabileceğine inanır ve biz okurlar da bu süreci takip ederiz. Kitabın dili oldukça akıcıydı ve olayların gidişatı açısından da merak uyandırdığı için sayfaları oldukça hızlı çevirmemize sebep oluyor. Ben, okuyanların aksine kitabın sonunu tahmin edebildim bu sebeple de beni şaşırtmadı. Ancak çok uzun zamandır gerilim türünde kitap okumadığım için yine de farklılık oldu ve konusu itibariyle de ilgimi uyandırdığı için beğendim sessiz hasta romanını.
Sessiz Hasta
Sessiz HastaAlex Michaelides · Domingo Yayınevi · 20234,604 okunma
Reklam
516 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
-İnceleme spoiler içeriyor.- Masumiyet müzesi bir aşk romanı, ancak bu bahsettiğim basit bir aşk hikayesi değil uzun soluklu ve takıntılı bir aşk Kemal’in Füsun’a karşı duyduğu. Füsun, Kemal’in uzun yıllardır görmediği ve sonrasında sevgilisi Sibel’e bir çanta almak için girdiği butikte çalışan uzaktan akrabasıdır. Bu karşılaşma sonrasında
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202241,9bin okunma
352 syf.
6/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Camdaki Kız benim Gülseren Budayıcıoğlu ile tanışma kitabım oldu. Genel olarak bir roman okuyor havası hissetmedim camdaki kızı okurken ve kitaptan umduğumu bulamadım. Aslında bu kitaptan ne umduğumu da bilemiyorum. Gülseren Budayıcıoğlu’nın kitaplarının dizilere konu olması itibariyle biraz fazla abartıldığını düşünüyorum. Ve kendisi de okuduğum bu kitabında sık sık diğer eserlerinden ve “İstanbullu Gelin” dizisinden bahsediyor. Bu durum beni biraz rahatsız etti açıkçası. Camdaki Kız da son zamanlarda yayına giren yeni bir dizinin romanı yine. Ancak burdaki ana konu ve kişiler değil diziye konu olan. Yalnızca iki kez kısaca bahsi geçen Zeynep karakteri ve onun hayatı, yeni dizinin konusu. Kitabın konusuna gelecek olursak eğer; Camdaki kız, Nalan ve sevgilisi Hayri’nin hikayesi. Ama sadece onların hikayesi de değil, geçmişten bugüne hayatlarına dahil olan daha pekçok kişinin hikayesi. Tüm bu insanların ortak noktası geçmişlerindeki acı diye tarif edebilecek zamanlar ve hayatlarındaki insana duydukları yoğun aşk. Kitap çoğunlukla diyaloglar halinde ilerliyor bu sebeple de insanı yormayan bir anlatım diline sahip. Ancak beni en çok rahatsız eden ve sıkan şey konuların ve anlatılanların tekrara düşüp birkaç sayfa önce okuduğum şeyi birkaç sayfa sonra tekrar okumam oldu. Özetle, bu romanla ve yazarla ilgili düşündüğüm tek şey, ne sevdim ne de sevmedim.
Camdaki Kız
Camdaki KızGülseren Budayıcıoğlu · Doğan Kitap · 201924,5bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
108 syf.
8/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Muhtelif evhamlar kitabı, hayatında öykülere çok fazla yer vermeyen hatta hep birkaç adım gerisinde duran “bana” bile çok farklı bir okumak zevki tattırdı. Kitap toplamda on farklı öyküden oluşuyor. Bu öykü kitabıyla ilgili en sevdiğim kısım ise birkaç öykünün iç içe geçişi, birbirine bağlanması ve birbirini tamamlaması oldu. Öykülerin anlatımı akıcı ve dili çok bizden. Kitapta çokça yer alan argo birçoğumuzu rahatsız edebileceği gibi bazılarımıza da çok tanıdık gelebilir, çünkü kitabın dili pekçok kişinin kullandığı dil aslında. Kısacası; bu öykü kitabı ayıracağınız birkaç saatinize kesinlikle değecektir!
Muhtelif Evhamlar Kitabı
Muhtelif Evhamlar KitabıÖmür İklim Demir · Yapı Kredi Yayınları · 20197,6bin okunma
196 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Zülfü Livaneli’den kısa ama vurucu bir eser. Roman ismini de aldığı düşsel bir son ada’da geçiyor. Bu ada’da bir şeylerden kaçanlar, yeni bir hayata başlamak isteyenler ve daha nicesi yaşıyor. Bu ada’da isimlerin, cisimlerin hiçbir önemi olmadan mutlu bir yaşam sürülüyor. Ama her güzel şeyin bir sonu vardır. Bir gün ailesiyle ve korumalarıyla birlikte adaya gelip yerleşen eski başkan bir anda bütün düzeni ve kuralları bozuyor. Bu romanda birçok öge mevcut, siyaset, başkaldırı, boyun eğme.. Hepsi tek tek, derinlemesine işleniyor ve okur olarak kendinizi günümüzle kıyaslarken buluyorsunuz bu sebeple de her şey çok gerçekçi ve sindirmesi daha zor. Son Ada hem bir kaçış hem de bir mücadele romanı bana göre, bunu her bir karakterde farklı şekilde görmek mümkün. Ben kendi adıma bu romanı okumaya bu kadar geç kaldığıma üzüldüm, içerisinde yer alan insanlığa ve insanlara dair alıntılar herkesin mutlaka kalbine ve aklına dokunacak cinsten. Farklı ve gerçek bir dünyaya açılmak isteyen herkese son ada’yı şiddetle öneririm.
Son Ada
Son AdaZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201351,7bin okunma
Reklam
Reklam
Reklam