Pelin Yılar

112 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bu kitap, dilin yaşayan ve sürekli değişmeye devam eden canlı bir varlık olduğunu bir 5. sınıf öğrencisi aracılığıyla gözler önüne seriyor. “Bir kelime nasıl var olur, neden o şeye o isim verilmiştir?” sorusuna eleştirel ve efektif bir yaklaşımla dokunuluyor ve 5. Sınıf öğrencisi Nick, herkese ve her şeye rağmen yepyeni bir kelimenin doğmasına vesile oluyor. Bu yolda karşılaştığı zorluklar ne kadar çok olsa da ‘dili toplumun var ettiği’ gerçeği bu savaşta Nick’in arkasında kapı gibi duruyor. Kitapta karakterlerin çatışması ve yaşanan olaylar ilham verici şekilde ele alınmış. Bayan Granger’ın şefkatli ve bir o kadar da disiplinli yaklaşımı ile Nick’in afacan öğrenci rolünün ortaya çıkardığı tatlı-sert manzara, olan biteni okumaktan ziyade seyrediyormuş hissi veriyor insana. Okuyan herkesin sözlük kâşifi olmak isteyeceği kadar heves uyandıran bir anlatım söz konusu bu kitapta. İçeriğine ve üslubuna göre az bile tavsiye ediliyormuş. Dilerim herkes bir an evvel bu kitapla tanışır. :)
Bunun Adı Findel
Bunun Adı FindelAndrew Clements · Günışığı Kitaplığı · 20212,102 okunma
Reklam
256 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Bir yanım bu kitaba sayıp sövüyor. Bir yanımsa kararsız kalmış, nefretle karışık bir kardeşlik duyarcasına, söven yanıma "merhamet et!" diyor. En başta bu kitapta üslup beni tatmin etmedi. Anlatımda kopmalar çok fazla geldi, mesela bahsetmediği şeylerden bahsetmiş gibi davranılarak yarım yamalak bırakılan hususlar oldu. Bunlar ve birkaç detay biraz canımı sıktı. Bazı bölümlerde ise bile isteye yarım yamalak yazılan diyaloglar yazarın yaşadığı duygu durumunun zihnimde daha anlaşılır hale gelmesini sağladı. Son tahlilde kitap beklediğim sonucu bana vermedi, belki olması gereken buydu ancak bu da yaşadığım hayal kırıklığını önleyecek bir teselli olamadı. Şahsi düşüncem, böylesi kuvvetli bir konunun ve yazarın yaşadıklarının yanında sönük kalıyor bu eser.
Hakkari’de Bir Mevsim
Hakkari’de Bir MevsimFerit Edgü · Everest Yayınları · 202310,3bin okunma
188 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Başım ağrıyordu, hastaydım, okumayacaktım; iyi ki okumuşum, adeta iyileştim. Kumarbazı 2 defa okumaya kalkıştım. İlkinde, Budala'yı bitirmemden hemen sonraydı, bir önceki kitaptan devam ediyormuş hissine kapıldığımdan biraz zaman geçmesini bekledim. Derken aradan 6 ay geçti ve başımın ağrıdığı bir akşam sıkıntımı unutmak için kitabı elime aldım. Fakat o da nesi! İlk seferinde hiç ilerlemeyen, benim için hayal kırıklığına dönüşen kitap 80 sayfa birden ilerlemişti. Hatta biraz daha ağrılarıma dayanabilseydim bu heyecanlı eseri o akşam bitirebilirdim de. Kumar hakkında uzuuun konuşmalar sıkıcıydı, kumarhane sahneleri ise bunun aksine uzunca yazılsa bile su gibi akıcı ve zevkliydi. Ben özellikle büyükannenin gelişiyle hikayenin en güzel rengini kazandığını hissettim. Ayrıca Bay Astley'in gizemli, sakin havası da hoşuma giden ayrı bir zenginlikti. Ana karaktere gelince; sadece kumarhanede değil, hayattaki kararlarında da kumar oynayan biri İvanoviç. Önündeki kozu göremeyip körü körüne kumara devam eden bir karakter olarak beni biraz üzdü fakat doğrusuyla yanlışıyla o, büyük bir temsili oluşturuyor. Bu da insanı fena halde düşünmeye sevkediyor. Sonuç olarak kısacık ama dopdolu bir romanmış meğer bu Kumarbaz. İvanoviç'in de dediği gibi "işte size bir gerçek efendim! Bazen son çaba bile değerli olabilir! Ya o esnada cesaretimi kaybetseydim, ya (okumaya) karar vermeye cüret edemeseydim?"
Kumarbaz
KumarbazFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202369,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
779 syf.
8/10 puan verdi
·
74 günde okudu
Vay be... Sonu şoke etti ve üzdü... Sıcağı sıcağına düşüncelerimi aktarayım dedim çünkü Lev Nikolayeviç de öyle yapardı. :)) Bazı kitaplar insana ayrı etki ediyor. Mesela Oblomov'u okuduğum zaman uyuşukluğumu hiç böylesi hissetmiyordum demiştim veya Dokuzuncu Hariciye Koğuşu'nu okurken oturduğum yerde dizlerimin buz kesildiğine ve o ağrıları hissettiğime, hatta neredeyse sayfaları dizlerimi sıvazlaya sıvazlaya çevirdiğime yemin edebilirdim. Budala'yı okurken de Lev Nikolayeviç gibi ben de (hayatımda hiç olmadığı kadar) çenesini tutamama, dur durak bilmeden konuşma, saflık derecesinde düşüncelerini açık etme hastalığına yakalanmış gibiydim. Umarım kalıcı bir hasar oluşturmamıştır zihnimde çünkü böyle bir konuşma isteği ne kadar hoş da görünse maruz bırakılanlar için illallah edilesi. Her neyse, diyeceğim o ki uzuuuun açıklamalara yer verilmiş olsa da okuyucuya düşünceleri ve yaşananları kanıksatmakta pek başarılı bir eser. Özellikle Dostoyevski'nin karakterler üzerinden aktardığı düşünceleri izah ediş şekli neredeyse her defasında "İşte budur!" dedirtti. Öyle ki bir romanın yanında deneme de okumuş oluyorsunuz adeta. Sevdim.
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201225,3bin okunma
32 syf.
9/10 puan verdi
Bir kitap nasıl okunur? Öncelikle kitapla hiç tanışmamış biri gibi düşünmeli. Elinize nasıl alırsınız; yan mı tutulur, dik mi? Çok basit bir soru, diye düşünüyor insan. "Yazılar ne yönde okunaklı görünüyorsa o yönde okunur elbette." diye cevaplıyor kafasında. Fakat bu kitabın sayfalarını çevirmeye başlayınca işin sadece yazılarla alakalı olmadığını fark ediyorsunuz. Bu kitapta yüzeyde işlenen konu bu. Fakat derinleştikçe bir kitabı okurken yeni bir dünyanın içine bu tuttuğunuz sayfaların arasından nasıl da bir pencereden bakarcasına bakmakta olduğunuzu, bir kitap vesilesiyle nasıl duygudan duyguya geçebileceğinizi görüyorsunuz. Ayrıca bu pencereden açılan yeni dünyaya bakarken o dünyadaki karakterler sizinle sayfaları nasıl tutmanız gerektiğini bulmaya çalışıyor ve bu süreçte kitaptaki dünyada yerle gök birbirine karışıyor. Öyle ki bir girdabın içine çekiliyor gibi hissediyorsunuz, başınız dönüyor. Kitap bittiğindeyse yapayalnız bırakmıyor sizi (mesela şahsen fark etmediğim bir detayla yüzleştirdi beni ve sayfalara geri dönmemi sağladı.). Ve sonunda şaşkın bir mutlulukla son sayfayı çevirdiğinizde yepyeni kitap önerileriyle artık doğru şekilde tutup bakabileceğiniz yeni dünyalarla tanıştırıyor okurunu. Dilerim bir gün öğrencilerimle beraber de bu kitabı okuyabilirim.
Kitap Nasıl Okunur?
Kitap Nasıl Okunur?Daniel Fehr ·  Çınar Yayınları · 20199 okunma
Reklam
Reklam