"Eminim siz hiç acı çekmiyorsunuzdur."
...
"İnsan gereksiz yere çekilen acıyı kaldırabilecek lükse sahip değil. Asli acılar bir kenarda dururken."
Bizim asli acılarımız var ama siz gereksiz acılara o kadar takılmışsınız ki göremiyorsunuz asli acıları bu yüzden yok sanıyorsunuz bizde acı. Sizdeki gibisi yok.
Sayfa 33 - Metamorfoz YayıncılıkKitabı okudu
Sezai Karakoç
Gelin gülle başlayalım atalara uyarak
Baharı koklayarak girelim kelimeler ülkesine
Bir anda yükselen bir bülbül sesi
-Erken erken karlar ortasında
Güneş dönmüş ışık saçan bir yumurta-
Bana geri getirir eski günleri
...Paslanmış demir bir kapı açılır
Küf tutmuş kilitler gıcırdarken
Ta karanlıklar içinde birden
Bir türkü gibi yükselirsin
Gözlerin
Lale Devrinden bir pencere
Ellerin
Baki'den Nefi'den Şeyh Galib'den
Kucağıma dökülen
Altın leylak
Sezai Karakoç
Benim üstüne titrediğim kocaman bir yalnızlığım var.
Sayfa 42 - Okur KitaplığıKitabı okudu
İnsanlar yalnız ve mutsuz, akıllı da olmadıkları için savrulup duruyorlar.
Sayfa 198Kitabı okudu
Olacaksa olurdu, güzelliğin böyle bir özelliği vardı.
Sayfa 180Kitabı okudu
Tek seçeceğim olduğunu bilen bir insanın o tek seçeneği ile uğraşması umutla mı açıklanırdı.
Sayfa 166Kitabı okudu
Sevmemek, muhataba âşık olmamakla ilgisi bulunmayan bir durumdu.
Sayfa 150Kitabı okudu
İçkisinden büyük bir yudum aldı kadın. Büyük yudum alan insanlar mutsuzdurlar. Biliyoruz degil mi? küçük yudumla içki içenler de ya pısırıktırlar, ya da keyfediyordurlar.
Zihin oyun oynar bazen , sırf bunun için , hatırlamak için . Oysa huzur , unutmaktır .
Sayfa 23