Meçhul ümitlere inanmadığım an, beni kurtaracak şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum. Ümit etmek bile az. Emin olmak ihtiyacı. Yalancı istikbalin şüpheli vaatlerine değil, teminatına ve senedine ihtiyacım var. Halbuki o vaat bile etmiyor ve kendisine beni nasıl karşılayacağını sorduğum vakit, korkunç bir dilsizlikle susuyor.
İçine bir tevekkül geliyordu. Her şeyi sükunla karşılamak cesaretini kendinde bulmaya başladı. s. 23 Artık, kelimelerle hiçbir şey düşünmüyordu. Bütün ruhunu birtakım lâhnler ve nağmeler sarmaya başladı. s.37 Bütün bunlar Neriman'da, anadan babadan gelen tesirleri tamamıyla gidermiş değildi. Genç kız, iki ayrı medeniyetin zıt telkinleri
Sayfa 58 - ötükenKitabı okudu
Reklam
Belki
"Çünkü, daima, ne kadar uzak bir ihtimal olursa olsun bir "belki" vardır, belki bitmez."
Yalnız bir şey anlamıştım ki, ben çok bedbahttım.
Yalnız, büyüdükçe birbirimize yabancılaştığımızı birkaç kere fark etmiştim, aramıza meçhul anlaşmazlık setleri yığılıyordu ve ben bunları yıkmaya çalışmaktan zevk alıyordum, fakat herbirini yıktıkça daha büyüğünün önüme çıktığını görmek beni hem sevindiriyor, hem kederlendiriyordu. Birbirimize açıldıkça kapanıyorduk. Ön­celeri her şeyimizi birbirimize açık anlatırken, sonraları, beni kendime karşı, onu da kendisine karşı hayrete düşüren birçok tereddütler ve hesaplar içinde susmaya başladık.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.