19. AYET Azer Hz. İbrahim'in Babasıdır وَإِذْ قَالَ إِبْرَاهِيمُ لِأَبِيهِ آزَرَ أَتَتَّخِذُ أَصْنَامًا آلِهَةٌ إِنِّي أَرَاكَ وَقَوْمَكَ فِي ضَلَالٍ مُّبِينٍ وَكَذَلِكَ نُرِى إِبْرَاهِيمَ مَلَكُوتَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَلِيَكُونَ مِنَ الْمُوقِنِينَ فَلَمَّا جَنَّ عَلَيْهِ اللَّيْلُ رَأَى كَوْكَبًا قَالَ هَذَا رَبِّي فَلَمَّا أَفَلَ
Hazret-i Şâh-ı Rasûl (s.a.v)
Topkapı Sarayı'nda Mukaddes Emânetleri ziyaret eden I. Ahmed ( Bahtiyâ) duygularını bir kıtaya döker : "N'ola tâcım gibi başımda götürsem dâim Kadem-i pâkini ol Hazret-i Şâh-ı Rasûl'ün Gül-i gülzâr-i nübüvvet o kadem sahibidir. Bahti'yâ durma yüzün sür kademîne o Gül'ün "Keşke peygamberler Şâhının o temiz ayaklarını bir taç gibi hep başımda taşıyabilsem. O ayağın sahibi, peygamberlik bahçesinin Gül'üdür. Öyleyse Ey Bahtiyâ durma sen de yüzünü sür ayağına O Gül'ün. I.Ahmed, ( Devlet-i Aliyye) Osmânlı Sultânı Ecdâd'ın hemen hemen hepsi Peygamberimize (s.a.v)karşı çok saygılı ve hürmetkârdı.
Reklam
„İnsanlık anlattığı bütün hikâyelerde yükselmeyi hayal etmiş. Pegasuslar, Tulparlar filan hepsinin amacı yükselmekti. Peygamberler hep göğe yükselmiş. Çünkü tanrının yükseklerde olduğunu söylemiş bütün dinler. (Göklerdeki Babamız’ı Vatuşumun.) Bütün inançlar insana yukarıyı işaret etmiş, arşın en yüksek katını. Oysa insan denen yaratık yükselemez kolay kolay, aksine, düşer. Bu gezegende yaşanan gerçek hayatta insan dibe iner, bir kere düşmeye görsün. Tutunamazsa kendi insanlığına, arzın merkezine, ateşin ortasına kadar düşer.Uzaklarda aramaya gerek yok, cehennem yeryüzündedir.“
Kur'ân;
Mesih'in Allah'a ortak koşulmasına ve "Tanrı'nın Oğlu" diye algılanmasına doğrudan itiraz etmiş, ona Allah katından "İncil" indirildiğini söyleyerek onu açıkça peygamberler zinciri içinde bir yere yerleştirmiştir.
Biz peygamberler topluluğu, daima insanların seviyelerine inmek ve onların anlayabilecekleri şekilde konuşmakla emrolunduk.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.