Ama gözyaşlarından utanmamız gerekmiyordu. Çünkü gözyaşları bir insanın cesaretlerinin en büyüğüne,
acı çekme cesaretine sahip olduğuna tanıklık ediyordu.
Nice mutlu yıllara demeyeceğim, çünkü değişen bir şey yok. Günler aynı, insanlar aynı, yalanlar aynı, dekorlar ve sahneler aynı, kandırılanlar aynı. Ve yine aynı olacak; sahte kahkahalar, sıra dışı böğürmeler... iyi kusmalar.
Aramak.. Ömür boyunca aramak.. Yalnız seni aramak.. Paslı teneke kutularda, küf kokan dolaplarda, çerçevelerde, tenhalarda, ağaç diplerinde, sonra vapurlarda, trenlerde hep seni aramak.. Belki bu şehirde değilsin.. Ne çıkar..?