Lambanın dibinde yatan kadın son nefesini vermemek için direniyordu. Akan kanın ılıklığı sarmıştı balık etli bedenini. Üşümüyordu. Kafasını vurduğu kaldırım taşı yastık görevini iyi yapıyor gibiydi. “Ölmek mi bu?” diye düşündü. Kim bilir?”
Sisyphos YayınlarıKitabı okudu
"O günü ayrı taşırım içimde...Hatta hiç unutmam açık olan radyomuzda bir de türkü çalıyordu 'İşte Gidiyorum Çeşm-i Siyahım'diye.O gün bugündür, nerede duysam elimin üzerine bakıp,annemin o duru göz yaşlarını silerim istemsizce."
Sayfa 115 - Sisyhpos YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Çocukluk günlerimin en berbat gecesinin tek şahidi...Buradaydı. Kocaman plastik bebek.
Çöpsüz üzüm benzetmesine kafam takılmıştı benimde.Kadını incelemiştim hemen,hiç üzüme benzemiyordu,aksine kocaman bir bal kabağını andırıyordu.
Başımı salladım, sonra da gülümsedim. Kafasını kaldırıp bana baktı. İkimizin de gözünün önüne gelenin geldiği gün değil de gittiği gün olduğuna emindim.
Sayfa 134Kitabı okudu
"Allah kahretsin. Elalem ne der diye diye elalemin hayatını yaşar hale geldik. Hayır, burada içeceğim."
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Erkek olmayı ateş etmek, güçsüzlere güç kullanmak, hayvanları öldürmekle ölçüyordu. Aslında bir zavallıydı o.
Sustum. Geçmiş hiçbir zaman geçmiyormuş diye yüklendim kendime.
"Kötü tabii... Berbat hem de. Ama şimdi ne desem boş. Yaşanması gerekenleri yaşıyorduk bir şekilde. Bugün normal olan olan flört, o yıllarda bildiğin orospuluktu..."
Ah bu korku... Gözle görülmese de görünen koca dağları aşarmış işte.
182 öğeden 121 ile 130 arasındakiler gösteriliyor.