Sadece işin kutsandığı bir dünyada çok önemli başka şeyleri kaçırırız. Sanatın ifşa ettiği güzelliği, sevginin taşıdığı neşeyi, maneviyatın yakaladığı ebediyeti, felsefenin duyurduğu hayreti.
Hayata bakışımızı, sürekli iyi hissetmemiz gerekiyormuş gibi bir varsayıma dayandırmazsak, yalnızca iyi hissetmek yerine tüm bir duygular paletini yaşamaya hazır olabiliriz.
Düşünce ve duygularımız zaman zaman bizi huzursuz edebilir. Böyle zamanlarda duygu ve düşüncelerimizi mavi gökyüzündeki beyaz bulutlar olarak görselleştirebiliriz. Böylece zihnimizde olan bitenin gökyüzündeki bulutlar gibi gelip geçici olduğunu fark etmekle işe başlayabiliriz.
Travmalar genellikle insanları kontrollerinde olan ve olmayanların ayırdına varmaya, yenilmez olmadıklarını anlamaya ve önceliklerini yeniden değerlendirmeye icbar eder. (Zorlar)
Tüm duyguların bir bağ oluşturmak anlamına geldiğini söylemek mümkün elbette ancak en güçlülerinden biri olan nefret, kesinlikle bir bağımlılık türüdür.