Şu hayvanlar çocuk gibi çok nazdar ve nazik ve insana karışık bir arkadaş olduğundan, çok şefkat ve merhamete muhtaçtırlar. Okşandığı vakit, hoşlarına giden taltifleri gördükleri zaman, o nimete bir hamd olarak, kelbin hilâfına olarak esbabı bırakıp, yalnız kendi Hâlık-ı Rahîminin rahmetini kendi âleminde ilân ile, nevm-i gaflette olan insanları ikaz ve “Yâ Rahîm“ nidâsıyla, kimden medet gelir ve kimden rahmet beklenir, esbap-perestlere ihtar ediyorlar.
Bediüzzaman Said Nursî
Bediüzzaman Said Nursî
Mehmet Şevket Eygiye Allah rahmet etsin güzel insandı
Misyoner talebe, bizi ilgi ile dinleyen turist arkadaşına bunlar (Müslümanların sözleri) saçmadır demişti. Misyoner talebe M. Ş. Eygi Bey'e: Niçin camilerde insan az? Halbuki dışarısı çok kalabalık. - Sizin dininizde kiliseden başka yerde ibadet edilmez. Halbuki İslâm dininde karada, denizde, havada ve her yerde Allah'a ibadet
Reklam
Yâ Rabbî! Sevgili Peygamberin Muhammed aleyhisselâmın hürmetine ve O yüce Peygamberin yolunda bulunan âlimlerin ve evliyâların hürmetine, çok kıymetli nimet olan Onun güzel ahlâkı ile bizleri ahlâklandır! Onun nûrlu caddesinde bulundur! Ona tam uymakla şereflendir! Sünnetlerinin süsü ile zînetlendir! Getirdiği parlak dine uymak ve bu doğru yolda ilerlemek, böylece rızâsına, şefâatine ve sevgisine kavuşmak nasîb eyle! Allahım! Bu büyük Peygamberi bize tanıtan, analarımıza, babalarımıza ve hocalarımıza ve Ehl-i sünnet kitâblarını yazanlara ve yayanlara rahmet eyle yâ Rabbî! Âmîn.
"tevekkül, sabır ile belki şükredip rahmet-i İlahiyeye itimat etmektir."
Peygamberimiz (sav), 100 kişiyi öldüren bir adamı bize şöyle anlatır: "İsrailoğullarının içinde 99 kişiyi öldüren bir adam vardı. Sonra (tövbesinin kabul olunup olunmayacağını) öğrenmek için bir yolculuğa çıktı. Bir keşişe rastladı ve ona tövbesinin kabul olunup olunmayacağını sordu. Keşiş olumsuz cevap verince adam onu öldürdü. Birisi ona şöyle şöyle bir köy var, oraya git diye tavsiyede bulununcaya kadar adam sormaya devam etti. (Bunun için yola düştü) ama ölüm onu yolda buldu. Ölürken göğsünü (tövbesinin kabul edileceğini umduğu) o köye doğru çevirdi, bunun üzerine rahmet ve azap melekleri aralarında onun hakkında çekiştiler. Allah, (gittiği) köyün kendisine yaklaşma­sını, (geldiği) köyün kendisinden uzaklaşmasını emretti. Ve sonra meleklere onun bedeni ile bu iki köy arasındaki mesafeyi ölçmelerini emretti. Sonunda, (gittiği) köye bir karış daha yakın olduğu tespit edildi. Bu yüzden affedildi." (Sahih-i Buhari, 3470)
❛❛ SAبR
Bilinmektedir ki sabır, nefsin iyi bir şey yapmak veya kötülüklerden kaçınmak için acıya, meşakkate tahammül kuvvetidir. Başlıca iki çeşit olarak düşünülür: ❍ Birisi, elem ve külfete sabırdır ki bununla taat ve mücahedenin ve güzel amellerin meşakkatlerine katlanılarak yüksek himmet ve gayret sahiplerinin ulaştıkları başarılara erilir. ❍ Birisi
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.