Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.14
"Aramıza duvar ördüysem tuğlasını sen verdin!"
Sizi tanımlayan tek şey: Emek. Herhangi bir şeyin güzel ya da çirkin olmasına gerek yok. Karşılıklı tüm ilişkiler emek ister. Emeğin bittiği yerde ihanet başlar.
Aşk üçgeninde, üçgenin bir noktası idam sehpası diğer noktası da idam ipidir. Siz birini diğerine ulaşmak için basamak olarak kullanırsınız. Ama biri ayaklarınızın altından iskemleyi
İsmet Özel kitabı “Dünyaya gelmek, bir saldırıya uğramaktır.” şeklindeki müthiş bir iddiayla başlatıyor ve yine bize düşünmeye yarayan bir aklımız olduğunu hatırlatan müthiş iddialarla sonlandırıyor.
Thoreau, ABD’nin Meksika’ya karşı yürüttüğü emperyalist savaş sırasında konan nüfus başına vergiyi, “ödediği dolar bir adam öldürmek üzere, başka bir adam veya tüfek satın almaya yaramasın” gerekçesiyle vermeyi reddedince bir gece hapiste yatar. Kendisinden 14 yaş büyük olan ve birçok özgürlükçü düşünceyi kendisiyle paylaşan Ralph Waldo Emerson, telaşla arkadaşını görmek için onun hücresine girdiğinde aralarında şöyle bir konuşma geçer:
-Henry, neden buradasın?
-Waldo, sen neden burada değilsin?
Üstad bu iki sorunun Türkiye’de muhatabı bulunup bulunmadığını anlamamız gerektiğini, kimin nerede durduğunu, kendi hikâyesiyle birlikte harmanlayarak ve daha sonra kendi hikâyesini yıkarak bizlere mükemmel bir kitap sunuyor.
İsmet Özel kendi hikâyesinde önemli olan şair, komünist ve Müslüman kelimelerinin neden önemli olduğunu da aktarıyor. Bana göre, bu kitaba İsmet Özel'i tanıma ve anlama klavuzu da diyebiliriz.
Kitabın ön sözünden tutun da son sözüne kadar her cümlenin bende derinden etkiler bıraktığını söylemeden edemeyeceğim.
Bu incelemeden sonra okumanızı tavsiye etmeme gerek kaldı mı?
4/5 Stars (%78/100)
Even though I was forced to read Emerson during my bachelor's, I really liked his style and his perspective on nature as a transcendentalist. Because he was heavily influenced by Hindu mythology and Persian Sufism, Emerson rejected the material world and focused on the spiritual world where the divine/God exists. That's the basic principle of Transcendentalism anyway. Nature is one of the most, if not the most important work of Emerson and even though there are many parts that I agree, I think I still prefer "The American Scholar." Still, no one can deny the importance of Emerson and his works in all American history.
186 syf.
·
Puan vermedi
Okurken çok zorlandım. Kitap başlangıçta özgüven ve dostlukla ilgili bölümlerinde beni içine çekti. Çok keyifle okudum ancak ilerleyen bölümlerinde kitaptan çok koptum. Bu belki de benim entelektüel bilgimin zayıflığındandır, bilmiyorum. Ama yine de kıymetli bir eser.
Waldo Emerson
Muazzam bir zeka .. aşkın bir entelektüelite.. Cemil Meriç in bir üst versiyonu olabilir.. Dünyanın muhtelif yerlerinde çoğunlukla doğaçlama konferanslar verebilecek bir deha.. kavramlarla oynuyor ; çoğaltıyor .. köşenizde onu anlamak için dayak yiyen bir boksör gibi yığılıp kakıyorsunuz.. Blzde Aliya İzzetbegoviç benzerlerinden .. Nurettin Topçu ve Cemil Meriç .. karşılığı olabilir.. Ama Waldo Emerson çağının Altın’ı ..
·
Puan vermedi
Walden / Hanry David T.
Ralph Waldo Emorson’un Harward’dan biricik arkadaşı ; İsmet Özel’in “ Waldo , neden sen burda değilsin ?” Dediği ; Tarihte İlk Sivil İtaatsizlik Beyannamesini yazan münzevi Karakter Hanry David Thoreau’nun Walden Gölü’ne çekilip kaldığı tabiatın göbeğinde yaşadığı bir zaman diliminden söz eder.. minimalist yaşamın en sade örneklerini ; şehir hayatının bizden alıp götürdüklerini bu eserde tada bilir; yazarın yalnızlığına ortak olabilir; Emersonun bu genç yaşta ölen Dostunu tanıyabilirsiniz.. Aslında dünyanın en Bilge Adamlarından Emerson’un bir yarım küresi de Thoreau’dur.. Walden ‘de buluşmak üzere..
